Antalya’da kayıp üniversite öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu'nun işkence edilerek öldürülmesinin açığa çıkması üzerine dernekler Attalos Heykeli önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. “Azra’nın ve katledilen tüm kadınların hesabını soracak, mutlaka kazanacağız” denildi.
Antalya Kadın Dayanışma Komiteleri adına konuşan Eda Mermi, “Akdeniz Üniversitesi’nde okuyan Azra’nın hayatı bir caninin elinde son buldu” dedi. Mermi, "Azra’nın sosyal medya hesabına “Adına sevgi dediğin bağnazlığın bir gün evimizden bir can alacak ve herkes gibi bizi de sonradan koruyacaklar. Her şey bittikten sonra kıymetli olacak herkes gibi” yazdığını hatırlattı. “Kadın düşmanlığından beslenen bu düzen Azra’yı ve onun gibi pek çok kadını koruyamadı, koruyamaz” diyen Mermi, “Sömürü düzeni kadına yönelik her türlü şiddeti ve kadın cinayetlerini meşru kılmakta. Kadınlarımızın canını alan canilerin zihniyeti sömürü düzeninden bağımsız düşünülemez” diye konuştu.
Mermi, hükümeti eleştirerek, "Kadınlar AK Parti Türkiye’sine sığmaz. Bu karanlığı yırtıp atacağız. Biz kadınlar, bizi şiddet ve sömürüyle baskılamaya, hayatımızı elimizden almaya kalkanlara karşı asla taviz vermeyeceğiz. Şiddet ve cinayetlerin artarak devam ettiği, her gün arkadaşlarımızı aramızdan alan bu kanlı düzeni yırtıp atacağız. Azra’nın ve katledilen tüm kadınların hesabını soracak, mutlaka kazanacağız. Mücadelemizden bir adım bile geri atmayacak, sömürünün olmadığı, eşitlikçi bir düzeni kuracağız” diye konuştu.
Rabia Çelikbaş ise, Komünist Gençliği (TKG) Antalya adına konuşarak, "5 gündür haber alamadığımız okul arkadaşımız Azra Gülendam’ın iş görüşmesi için gittiği Mustafa Murat Ayhan tarafından önce tecavüze uğradığını sonra vahşice katledildiğini öğrendik. Biz Azra’nın sıra arkadaşları olarak bu olayın takipçisi olacağımızın ve Azra’nın hesabını soracağımızın sözünü veriyoruz. Bu çürümüş düzende katledilen bütün kadınların hesabını soracağız” dedi.
Çelikbaş, kadın cinayetlerine dikkat çekerek, "Bugün ülkemizde bizler okuyabilmek için çalışmak zorunda bırakılıyoruz. Kapitalizmin çarkları arasında ezildiğimiz yetmezmiş gibi bunun bedelini iş yerlerinde mobbinge, tacize, tecavüze şiddete maruz kalarak ve canlarımızdan olarak ödüyoruz. Haber yaptığı için gazetecilerin dayak yediği ülkemizde meslek tercihini gazetecilikten yana kullanan Azra, bugün tecavüzcü bir patron tarafından katledilmeseydi ülkemizin geleceğine ve aydınlık yüzüne güç verecekti. Şule Çet davasında faillerin ceza almasını sağlayan şeyin dayanışma ve örgütlü mücadele olduğunu biliyoruz. TKG olarak buradan bu dayanışmayı ve kadınların örgütlü mücadelesini daha da yükselteceğimize söz veriyoruz. Türkiye’deki gericilik kadınların kaderi değildir. Sana söz Azra, sıra arkadaşların bizler örgütleneceğiz. Öyle bir dayanışma öreceğiz ki ne bu ülkede kadınlar ve gençler çaresiz kalacak, ne de bu çürümüş patron düzeni kadınlara elini sürmeye cesaret edecek" dedi.
Gamze KÖKTAŞ
Antalya Kadın Dayanışma Komiteleri adına konuşan Eda Mermi, “Akdeniz Üniversitesi’nde okuyan Azra’nın hayatı bir caninin elinde son buldu” dedi. Mermi, "Azra’nın sosyal medya hesabına “Adına sevgi dediğin bağnazlığın bir gün evimizden bir can alacak ve herkes gibi bizi de sonradan koruyacaklar. Her şey bittikten sonra kıymetli olacak herkes gibi” yazdığını hatırlattı. “Kadın düşmanlığından beslenen bu düzen Azra’yı ve onun gibi pek çok kadını koruyamadı, koruyamaz” diyen Mermi, “Sömürü düzeni kadına yönelik her türlü şiddeti ve kadın cinayetlerini meşru kılmakta. Kadınlarımızın canını alan canilerin zihniyeti sömürü düzeninden bağımsız düşünülemez” diye konuştu.
Mermi, hükümeti eleştirerek, "Kadınlar AK Parti Türkiye’sine sığmaz. Bu karanlığı yırtıp atacağız. Biz kadınlar, bizi şiddet ve sömürüyle baskılamaya, hayatımızı elimizden almaya kalkanlara karşı asla taviz vermeyeceğiz. Şiddet ve cinayetlerin artarak devam ettiği, her gün arkadaşlarımızı aramızdan alan bu kanlı düzeni yırtıp atacağız. Azra’nın ve katledilen tüm kadınların hesabını soracak, mutlaka kazanacağız. Mücadelemizden bir adım bile geri atmayacak, sömürünün olmadığı, eşitlikçi bir düzeni kuracağız” diye konuştu.
Rabia Çelikbaş ise, Komünist Gençliği (TKG) Antalya adına konuşarak, "5 gündür haber alamadığımız okul arkadaşımız Azra Gülendam’ın iş görüşmesi için gittiği Mustafa Murat Ayhan tarafından önce tecavüze uğradığını sonra vahşice katledildiğini öğrendik. Biz Azra’nın sıra arkadaşları olarak bu olayın takipçisi olacağımızın ve Azra’nın hesabını soracağımızın sözünü veriyoruz. Bu çürümüş düzende katledilen bütün kadınların hesabını soracağız” dedi.
Çelikbaş, kadın cinayetlerine dikkat çekerek, "Bugün ülkemizde bizler okuyabilmek için çalışmak zorunda bırakılıyoruz. Kapitalizmin çarkları arasında ezildiğimiz yetmezmiş gibi bunun bedelini iş yerlerinde mobbinge, tacize, tecavüze şiddete maruz kalarak ve canlarımızdan olarak ödüyoruz. Haber yaptığı için gazetecilerin dayak yediği ülkemizde meslek tercihini gazetecilikten yana kullanan Azra, bugün tecavüzcü bir patron tarafından katledilmeseydi ülkemizin geleceğine ve aydınlık yüzüne güç verecekti. Şule Çet davasında faillerin ceza almasını sağlayan şeyin dayanışma ve örgütlü mücadele olduğunu biliyoruz. TKG olarak buradan bu dayanışmayı ve kadınların örgütlü mücadelesini daha da yükselteceğimize söz veriyoruz. Türkiye’deki gericilik kadınların kaderi değildir. Sana söz Azra, sıra arkadaşların bizler örgütleneceğiz. Öyle bir dayanışma öreceğiz ki ne bu ülkede kadınlar ve gençler çaresiz kalacak, ne de bu çürümüş patron düzeni kadınlara elini sürmeye cesaret edecek" dedi.
Gamze KÖKTAŞ