Girişimcilik çok basit anlamıyla “kişinin kendi işini kurması durumu” olarak ifade edilebilir ancak kavram hakkında bahsedilebilecek o kadar farklı noktalar var ki birden fazla doğru tanım olduğunu söylemek de mümkün.
Sektörde yer alan şirketler Türkiye’nin dört bir yanına dağılmış olsa da girişimcilerin göz bebeği diyebileceğimiz bir yer var ki orası da İstanbul. Birçok girişim merkez olarak İstanbul’u seçiyor. Peki bu şehri özel kılan ve girişimcileri buraya toplayan en büyük etkenler ne? Turizmle iç içe olan Antalya’da neden fazla girişimcilik olmuyor. Buna kafa yormamız gerekiyor. Başta Antalya merkezi ve turizm beldelerinde oluşturulan çarşıları şöyle gözünüzün önüne getirin Antalya’nın kendine özgü yeni bir girişimci projeyi görebiliyor musunuz ? Turiste dükkanlarda en çok ne satmaya çalışıyoruz kışlık kısmen yazlık kıyafet. Başka ne olabilir tabikii tavuk ve et döner, hediyelik o da Antalya’yı tanıtan fazla yok eşyalar.
Turizmde esnaf olsam belki ben bunları yapmazdım sanırım. Bulurdum yeni bir fikir. En fazla hangi ülkeden tatilci geliyor önce o ülkeyi analiz ederdim. Bu ülke vatandaşlarının vazgeçemediği alışkanlıkları neler olabilirdi. Araştırıp pazara o ürünü sunardım sanırım.
Başarısızlık kimseyi yeni girişimlerine hazır etmez fakat girişimin ayakta kaldığı süreci, sonu başarısızlığa çıkan yolu, yapılan hataları ve bu hatalardan çıkarılması gereken dersler iyi özümsenirse, sonrasında başarı da gelecektir.
Başarısızlık kimileri için kabul görmese de ”başarısız girişimci” aslında tecrübeli girişimcidir. Çünkü yaptığı yanlışların bilincindedir ve nerelerde hata yaptığını bildiği için bir sonraki denemesinde bu hatalara düşmeyerek, doğru adımlar atabilir.
Birçok girişimci, ilk bir yıl içinde benzer hataları yapıyor ve bu hatalar işlerin büyümesini zorlaştırırken, kimi zaman ise girişimin sonlanmasıyla sonuçlanabiliyor. Turizmde yeni fikirleri ortaya koymamız gerekiyor.