Bir haftadır yakalandığım grip hastalığını bir türlü atlatamadım. Bu sebeple dört gözle beklediğim Yavuz Turgul’un Yol Ayırımı filmini henüz izleyemedim ancak yine de köşemi Yavuz Hoca’nın filmine ayırmak istiyorum. Yavuz Turgul ve Şener Şen hayranlığımı yakın çevrem çok iyi bilir. Filmi izlemeden bile köşemi onlara ayıracak kadar hayranlarıyımdır.
Cumartesi günü Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden Suat Erdöl Hocam aradı “Senin çok övdüğün Mall Of Antalya sinemalarına gidiyorum Yol Ayırımı’nı izlemeye” dedi. İzledikten sonra da görüştük hem “Mall Of Antalya sinemaları övdüğün kadar varmış” dedi hem de film hakkında uzun uzun konuştuk. Film hakkında yapılan acımazsız eleştirilerden çok rahatsız olduğunu ve filmi çok beğendiğini söyledi. Daha sonra sosyal medyadan Suat Hocam’ın film hakkında bir yazı paylaştığını gördüm. Okuduktan sonra hemen aradım, “Hocam yazınızı köşemde kullanabilir miyim” dedim, sağ olsun izin verdi. Suat Hocam’ın uzmanlık alanı radyo olsa da kendisi sinema konusunda da genç bir dinozordur. Yazı için bir kez daha teşekkür ediyorum.
“Tüm söylenenlere kulak tıkayın. Bu filme gidin. Ben oldum olası Yavuz Turgul sinemasını seviyorum. Türkiye'nin Robert De Nirosu olan Şener Şen'e diyecek sözüm yok. Konu çok güzel işlenmiş. Günümüz insanının hırs,para,kariyer için neler yapabileceğini gösterme stiline hayran kaldım.Yine kapitalist sistemin insan benliğini yok etmesi ruhsuz, mekanik bir şeye dönüştürmesini çok iyi vermiş.Eski iki dostun evlerinde film seyrettiği sahne ayrıca hoşuma gitti.Seyrettikleri film çok sevdiğim Bisiklet Hırsızlarıydı.Şener Şen'in (Mazharın) çocukken başından geçen bisiklet anısına gönderme yapması açısından film doğru bir seçimdi.Yol Ayrımı bana göre pek çoğumuzun aklından geçirip yapamadığı çılgınlıkları da gösteriyordu. Annenin biraz daha yaşlı bir karakter olmaması dışında bir kusura rastlamadım. Müziklerinin Anjelika Akbar tarafından yapılması filme ayrı bir lezzet veriyor. Acımasızca laflar söyleniyor filme. Lütfen kulaklarınızı tıkayın olmadı bilet fiyatlarının en ekonomik olduğu halk gününde gidin. Hemen yanı başındaki salonda oynayan ne olduğu belli olmayan komedi filmine gitmek yerine iyi bir film izleyin”
Suat hocam bu şekilde değerlendirmiş filmi. Ben de en kısa zamanda izleyip haftaya burada yazı yazmak için sabırsızlanıyorum. Bu arada filmi izleyerek herkes köşe yazar izlemeden köşeyi hazırlamak da benim farkım olsun.