Bu gün köşe yazarımız Nasuh Boztepe’nin daveti üzerine Manavgat’ta bulunan Cemaleddin-i Seydi Camii ve Türbesi projesini gezmeye gittik. Gitmişken, erkekler Cuma namazını kılarken, bende gelmişken iki rekat namaz kıldım, duamı ettim. Dualarımın bu günlerde adı kötü bir rahatsızlık geçiren çok sevdiğim bir arkadaşımın şifa bulması içindi. Allah’ın kabul kapısı açıktır ve benim yakarışlarımı inşallah duyar.
Peygamber efendimiz (S.A.) soyundan gelen Cemaledin-i Seydi hazretlerinin mevcut türbesinin de bulunduğu alan, manevi şahsiyetine uygun şekilde yeniden projelendirilmiş. Mimar Osman Ali Eciş’in hazırladığı projenin sonucunda harika bir yapı ortaya çıkıyor. Burası sadece bir camii olarak değerlendirmek çok yanlış olur. Eciş’in hazırladığı projeye göre camii aslında sosyal donatılar ile tam bir yaşam alanı şekline dönüştürülmüş.
Osmanlı mimarisindeki merkez planlı, yarım kubbeli ve avlulu bir sistem uygulanmış. Mimari tarz olarak süslemeleri-motifleri Selçuklu, kubbeleri ile Osmanlı, genel hatları ve karakteri ile modern mimarimizin çizgilerini taşıyor. Kubbenin yerden yüksekliği tam 23 metre. Sekizgen kasnağı, 80 cm. kolonlar taşıyor. Antalya taşlarından hazırlanan iç ve dış mekanın yanı sıra özellikle çifte minaresi her yerden görünebilmesi için yerden yüksekliği 63 metre olarak hazırlanmış.
Dün Seydiler köyünde biz türbe ve cami inşaatını gezerken yüzlerce kişinin buraya akın ettiğini gördük. Meğer herkes özellikle Cuma günleri camii dolup taşıyormuş. Manavgat Kaymakamı Mustafa Yiğit ve Matso Başkanı Ahmet Boztaş ve kalabalık bir grup da bize eşlik ettiler. Mimar Osman Ali Eciş, ne yaptığının gayet iyi bilincinde ve işe başlamadan önce Başbakanlık arşivlerini iyice karıştırarak hazırlanmış.
Gezinin ardından bizlere muharrem ayına hürmeten gelenlere yemek ve aşure dağıtımı yapıldı. Bu konuyu önümüzdeki günlerde daha fazla işleyeceğiz.
Bir avuç insan oralarda çok güzel işler yapıyor ve biz bunları dünya haliyle maalesef es geçiyoruz.
Bu arada Nasuh Boztepe hocama bir teşekkür etmek istiyorum. Uzun süredir uzak olduğum maneviyata bir saat de olsa beni geri döndürdüğü için.