Bir süreden bu yana sürdürdüğüm İLERİ GAZETESİ Yazı işleri Müdürlüğünden bu günden itibaren ayrılmış bulunmaktayım.
Evet bu resmi bir yazı oldu.
Gelin ben size nasıl ayrıldığımı yazayım.
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, geldiğim gazete 67 yıllık bir gazete ve ben bunun yaklaşık 1 yılına imza attım. Buradan Türel ailesine çok teşekkür ediyorum. Sayın Menderes Türel ve değerli eşi Ebru Türel bana çok destek oldular. Sevgili Berrin hanım ara ara çıkışlarımla sizi üzdüysem beni bağışlayınız. Bunları unutmamın imkanı yok. Derin sevgilerimi ve saygılarımı iletiyorum.
İş arkadaşlarımdan başlayayım vedaya
Ali Çalışkan arkadaşımız kahrımı çok çekti. Benim delirdiğim anlarda, kendi kendime söylendiğim anlarda bana verdiği desteği unutamam. Acemilik günlerimde benimle birlikte gecenin bir vaktine kadar uğraştığı için teşekkür ediyorum. O olmasaydı herhalde ilk günden eve kaçardım.
Benim moda ikonum değerli köşe yazarımız Sevcan Baykal’ın pozitif enerjisi ile yükselen moralimi sormayınız. Bir insanın hiç sesini çıkarmadan da çok şey söyleyebildiğini ondan öğrendim. İnsanları bir başka açıdan da bakabilme yeteneğini elde ettim onunla. Ve en önemlisi bazen affetmenin de insanın kendisine çok iyi geldiğini öğrendim.
Oktay Şenol arkadaşımız ise bize sonradan katılan arkadaşımız. İşe ilk başladığında başına ne gibi bir bela aldığının farkında bile değildi. Sonunda onunda içine gazetecilik virüsü soktum. “Hihohhaha yaşasın kötülük”
Yazarlarımız sevgili hocamız Nasuh Boztepe. Sayın hocamızdan manevi dünyanın kapılarını açmayı öğrendim. Doğruları söylemenin insanın yüzüne dan dan diye vurmak değilde, alçak sesle de başka bir biçimde söylenince de daha büyük etkisi olduğunu gördüm. Kalenderliğinize büyük saygı duydum. Gülen yüzünüz hiç gölgelenmesin.
Onur Nugay’ın daha önce yazmıştım “Bal Mahmut” tadındaki sohbetlerini dinlemek çok güzeldi. Antalya tarihine onunla yolculuk yapmak çok güzeldi.
Derslerinin arasından, STK görevlerinin arasından arada-sırada bize de zaman ayıran Kahraman kardeşime de teşekkür ediyorum.
Bıcırık stajerlerimiz. Ofisin içinde 5 adımda ulaşılabilinen mutfaktan çay almaya bile yapışık siyam ikizleri gibi giden sevgili bıcırıklarımız. Beni unutmayınız.
Buradan sevgili Gamze Köktaş, sevgili ablamız Emine Özden Gürhan sizlere de Allahaısmarladık diyorum.
Ofisimizin karşısında akşama kadar bakıştığım ayakkabı tamircisi sevgili ağabeylerim sizlerinde hakkını ödeyemem. Bir kusurum olduysa dangalaklığıma verin. Sizlere de çok teşekkür ediyorum.
Sevgili okuyucularımız sizlerle başka bir gazetede buluşacağız.
Yeni bir maceraya atıldım.
Sizlerden ayrılmak bana zor gelse de şimdilik hoşça kalın