Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek öncülüğünde gerçekleştirilen çalıştaya, CHP Yerel Yönetimler ve Dirençli Kentler’den sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, CHP Parti Meclis Üyesi Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bölge Bakan Yardımcısı Dr. Baran Bozoğlu ve Basın Mensupları katıldı. Çalıştayda konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, "Önümüzdeki yıllar içerisinde su kıtlığının daha üst seviyeye çıktığı bir dönemle karşı karşıya kalacağız. CHP'li belediyeler olarak gereken önlemleri alıyoruz" dedi.
‘DEMOKRASİ ZARAR GÖRÜR’
CHP belediyeciliğinin başarısından kimsenin korkmaması gerektiğini ifade eden Zeybek, ”Kimse uyduruk mahkeme kararlarıyla yerel yöneticilerimizin siyasetten men edilmesi yönünde sakın ola bir yanlışın içine girmesin. Bunun Türkiye'ye yaratacağı tahribat, Türk ekonomisine vereceği zarar, Türkiye'deki 100 yılı aşkın Cumhuriyet'imiz ve demokrasimize uğratacağı hasarın boyutunu kimse kestiremez. O nedenle siyasette siyasetçinin rakibi siyasetçidir. Belediye başkanlarımızın karşısına onları yenebilecek adaylar çıkartabiliyorsanız çıkarın onlarla yarıştırın. Belediye başkanlarımızın rakiplerini savcılar, hakimler ya da kamu kurumlarının yöneticileri yapmaya çalışırsanız bundan Türkiye demokrasisi zarar görür diyorum” dedi.
‘DOĞUDAN BATIYA GÖÇ’
İklim değişikliğinin önemli bir konu olduğunu, Türkiye'de nerede su azsa, nerede su kıtlığı varsa Türkiye nüfusunun oraya doğru hareket ettiğine dikkati çeken Zeybek,” Türkiye'nin yüz dört milyar metreküp civarında toplam su vardır. Bunun yetmiş milyar metreküp civarındaki bir kısmı tarımda kullanılmaktadır. Bir kısmı enerji santrallerinde, yaklaşık 100 bin’de 1’i insan yaşamında ve içme suyunda kullanılmaktadır. Ama Türkiye'deki yanlış uygulanan ekonomik politikalar sebebiyle Türkiye'nin suyu daha çok bulan doğusundan, suya erişmekte zorluk çeken Batı, Ege ve Akdeniz ya da Marmara bölgesine doğru bir göç ve nüfus hareketi var. Planlamayı iptal eden, devlet planlama teşkilatını kapatan iktidarları yüzünden Türkiye'nin önümüzdeki on yıllar içinde su kıtlığının, su fakirliğinin daha da üst seviyeye çıktığı bir yönetim sıkıntısıyla karşı karşıya kalacağız” diye konuştu.
’26 MİLYONA HİZMET’
Çalıştayda, Antalya’ya temin edilen suların baraj ve yüzey sularından değil yeraltı sularından olduğunu ifade eden Böcek, “Bugün Antalya'daki 2 milyon 696 bin vatandaşımıza ve nüfusumuzun on katı çoğunluktaki 26 milyon yerli-yabancı turiste altyapı, üstyapı, katı atık, arıtma, ulaşım gibi hizmetlerin yanı sıra sağlıklı içme suyunu temin etmekteyiz. 1 milyon 515 bin 179 aboneye kesintisiz hizmet etmekteyiz. Antalya'mızda su temini diğer illerden farklı olarak baraj veya yüzey sularından değil, yüzde 98 oranında yer altı sularından, ortalama 180-200 metre civarında bazen de 400 metreyi bulan derin kuyulardan dalgıç pompa ve motorlar vasıtasıyla enerji kullanarak temin edilmektedir. Aktif 1180 kuyudan su temini, 36 merkezi arıtma tesisi, 161 içme suyu 270 atık su terfi istasyonu, 1290 su deposu ile Antalya'da içme suyunun her aşamasında yüksek maliyeti olan elektrik enerjisi kullanılmaktadır” şeklinde konuştu.
‘TALEBİMİZE KARŞILIK YOK’
Örneğin ASAT elektrik faturamız 2022 Ekim ayında bir aylığı 34 milyon TL’iken 2023 yılında 174 milyon, 2024 yılı Ekim ayındaysa 200 milyonun üzerinde beklenmektedir ifadelerini kullanan Böcek, “İçme suyu bedelinde hükümet KDV'yi 8’den yüzde 1’e indirmemizi istediklerinde derhal 14 Büyükşehir’de (o zaman 11 büyükşehirdi) hemen uygulamıştık. Su fiyatlarında iyileştirme yapmak için biz de hükümetten elektrikte KDV'nin yüzde 1’e düşürülmesini talep ettik. Ancak bu hususta bir sonuç elde edemedik. Elektrik giderlerimizi düşürmekle birlikte, nötr karbon hedefimize ulaşmak amacıyla temiz enerji yatırımlarımızla toplam 53 megavat kurulu güçle 145 bin hanenin elektrik tüketimine eşdeğer enerji üretiyoruz. Bu yatırımlarımız sayesinde Türkiye'de TSE tarafından iklim dostu kuruluş belgesi alan ilk belediye binamızdan sonra ilk sular idaresi de ASAT olmuştur” dedi.
‘ANTALYA’DAN LONDRA’YA’
İçme suyu hattında rekor kırarak 3605 Km içme suyu hattı yapıldığını vurgulayan Başkan Böcek, “Gelecek nesilleri düşünerek entegre kentsel su yönetimi planını hazırladık. Antalya'dan Berlin'e kadar mesafede diyorduk. Şimdi ise Antalya'dan Londra'ya kadar mesafede 3605 Km rekor düzeyde içme suyu hattı döşedik. Toplam 633 kilometre kanalizasyon hattı yaptık. Bu dönemde iklim değişikliğine uyum kapsamında yağmur suyu hatlarına ağırlık veriyoruz. Su tüketiminin en çok olduğu tarım arazilerimizde başlattığımız kapalı devre sulama tesisi sayımızı 25’e çıkardık. Yine ilk defa deniz suyu arıtma tesisi çıkış sularını tarımsal sulamaları için çiftçimize ulaştırdık. Su kayıp ve kaçakların önlenmesine yönelik içme suyu izleme ve yönetimi (SCADA) sistemini güçlendiriyoruz. Antalya halkının musluklarından güvenle içebilecekleri suyu TÜRKAK tarafından akredite edilmiş laboratuvarımızda sürekli takip ediyoruz” diye konuştu.
‘ANTALYA DÜNYADA BİRİNCİ’
“Yatırımımızı yaptık, suyun önemini biliyoruz” diyerek konuşmasını sürdüren Muhittin Böcek, “Birileri Antalya'da 20 belediyenin 18’ini kaybetmenin verdiği şaşkınlıkla siz basın mensuplarının karşısına çıkıp her ne kadar altyapıya hiçbir yatırım yapmadığımızı söyleseler de toplamda güncel maliyetle 14 milyar 948 milyon yatırım yaptık. Tüm bu başarılı çalışmalarımızın sayesinde denizlerin temizliğinin göstergesi olan mavi bayrak sayısı Türkiye'de 567’iken, Antalya'da 233’e çıkardık. Dünyanın en fazla mavi bayrağının olduğu kent konumundayız. Kısacası suyun önemini biliyoruz. Ekonominin zor bir dönemden geçtiği bugünlerde yaşamın temel kaynağı olan sudan ve suya olan yatırımlardan şartlar ne olursa olsun asla vazgeçmeyeceğiz. Yaşanan küresel iklim değişikliğinde en çok etkilenecek olan Akdeniz havzasında yer alan kentimizde kuraklıkla mücadele ve iklim değişikliğine uyum çalışmalarımızı yürütmeye geleceğe ve çevreye karşı sorumluluk bilinciyle sürdürmeye hep birlikte devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Oğuzhan BOZAĞAÇ