İYİ Parti Antalya İl Teşkilatı’nın ev sahipliğinde Kapalı Çarşamba Pazarı'nda düzenlenen geleneksel iftar programı İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun katılımıyla gerçekleşti. Binlerce Antalyalı’nın iftarını açtığı programa İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, İYİ Parti Antalya İl Başkanı Ali Adnan Kaya, il ve ilçe teşkilatı yöneticileri katıldı.
(Benzerlikleri ile dikkat çeken İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ile Akdeniz Manşet yazarı Mehmet Talay bir süre sohbet ettiler)
‘EVİMDE HİSSETTİM’
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, iftar programında yaptığı konuşmada, Antalyalılar’ın kendisini evinde hissettirdiğini belirterek, “Yaşadığımız bu olumsuzluklardan sonra umudumu güçlendirdiniz. Kim hangi tuzağa kurarsa kurar Antalya var, Antalya’nın yörükleri var. Bugün Nevruz Bayramı ve Nevruz yeniden doğuşu simgeler, yeni bir başlangıç anlamına gelir. Bugün hayatıma beni yeniden başlattınız. Nevruz güneşi gibi üzerime doğdunuz. Sağ olun, var olun sevgili Antalyalılar” dedi.
‘YAPMAYACAĞI HİÇBİR ŞEY YOK’
Erdoğan’ın ömrünün sonuna kadar Cumhurbaşkanı kalabilmek adına yapmayacak şeyi olmadığını daha önce söylediğini hatırlatan Dervişoğlu, “Anayasa değişikliğine zorlayacağına, siyasi rakiplerini tasfiye etmek üzere bir takım tuzaklar kuracağına hep dikkat çektik. Bugün Türkiye’de hukukun, adaletin, demokrasinin aşındığına da şahit oluyoruz. Türkiye’yi kaosa sürükleyebilme ihtimalinden bile bahsettim. Öyle şeyler yapar ki, ‘insanları sokaklara da dökebilir’ diye uyardım. O yüzden herkesi sorumlu bir siyaset anlayışına davet ediyorum” diye konuştu. 
HUKUKSUZLUĞUN PARÇASI OLMAYIN
Konuşmasının devamında Antalyalılara seslenen Dervişoğlu, şunları kaydetti: “Tayyip Erdoğan’ın oyununa gelmeyin. Bu hukuk tanımazlığın bir parçası olmayın. Türkiye’nin savrulmasının sebebi tamamen hukuksuzluktur. Adaletin zedelendiği toplumlarda zedelenmemiş hiçbir müessese kalamaz. Her şey Tayyip Erdoğan’ın iki dudağının arasından çıkan söze bağlanmıştır. Çünkü Tayyip Erdoğan’ın söylediği kimilerine göre kanun hükmündedir. Ne yapılıyorsa Recep Tayyip Erdoğan aday olsun diye yapılıyor.”
‘OYUNA GELMEYİN’
“Tayyip Erdoğan’ın yeniden Cumhurbaşkanı adayı olabilmek için Türkiye’yi OHAL koşullarına taşıması lazım. Bu ülkenin sokaklarına düşen ateşin nedeni budur. Sokaktaki olaylardan kendilerine haklı gerekçeler oluşturmak istemektedirler, bu oyuna gelmeyin. Türkiye hepimizindir. Bu zamana kadar ne söylediysek gerçek oldu. Biz her zaman doğruların yanında olmak mecburiyetindeyiz. Hukuksuzluğa isyan etmek mecburiyetindeyiz. Nerede adaletsizlik var ise önüne arkasına bakmaksızın bu kardeşinizin adalet peşinde koştuğuna şahit olacaksınız.”
‘KONGRE İPTALİ SİYASİ ÇILGINLIKTIR’
“CHP’ye, Atatürk’ün kurduğu bir siyasi partiye bugün kayyum atamaya kalkışmak, bir yılı aşkın bir süreden sonra onun kongresinin iptal etmek siyasi çılgınlık olarak açıklanabilir. İYİ Parti olarak hiçbir siyasi ittifakın tarafı olmayacağız. Ama haksızlıklara, hukuksuzluklara karşı da bütünleşik bir muhalefet anlayışının temsilcisi olmaya devam edeceğiz. Sorumlu arıyorlar. Ne sorumlusu arıyorsunuz. Tayyip Erdoğan, 23 yıldır bu ülkeyi sen yönetiyorsun. Recep Tayyip Erdoğan gitmeden Türkiye’ye huzur gelmeyecektir.”
‘YAZIKLAR OLSUN’
Çözüm sürecine ilişkin de açıklamalarda bulunan Dervişoğlu, “Şimdi Abdullah Öcalan’a af konuşuluyor. Bu zamana kadar TBMM’de ifade ettikleri projelerini millete dayatıyorlar. Üniter devlet yapımızı tartışmaya açıyorlar. Bu abesle iştigaldir. Bu Türkiye’nin gerçeklerini okuyamamak halidir. Bu zamanda kadar terörden beslenenlere yeni fırsatların tanınması anlamına gelir. Abdullah Öcalan’a ‘sayın’ demek adet oldu. Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi çıkmış diyor ki, ‘PKK 4 Mayıs’ta Malazgirt’te kongre toplasın, DEM’li belediye başkanı da bunu organize etsin.’ Allah ıslah etsin. Bu, özel günler ve tarih seçmekte uzmandır. 4 Mayıs 1937 tarihinde dönemin Cumhurbaşkanı Atatürk ve Başbakan İsmet İnönü bir karar almış ve Dersim ayaklanmasını bastırmıştır. 4 Mayıs tarihini büyük bir acı gün olarak anarlar. Bunlar nasıl 29 Ekim tarihinde Irak’ın kuzeyinden peşmergeleri Suriye’nin kuzeyine götürdülerse bugün de Türkiye’ye düşman olanların tezlerini benimsediklerini ifade etmek bakımından tarihi günleri şifre olarak kullanıyorlar. Bunu yapanlara yazıklar olsun’ diyorum.”
EMRE ARKIN
(Benzerlikleri ile dikkat çeken İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ile Akdeniz Manşet yazarı Mehmet Talay bir süre sohbet ettiler)
‘EVİMDE HİSSETTİM’
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, iftar programında yaptığı konuşmada, Antalyalılar’ın kendisini evinde hissettirdiğini belirterek, “Yaşadığımız bu olumsuzluklardan sonra umudumu güçlendirdiniz. Kim hangi tuzağa kurarsa kurar Antalya var, Antalya’nın yörükleri var. Bugün Nevruz Bayramı ve Nevruz yeniden doğuşu simgeler, yeni bir başlangıç anlamına gelir. Bugün hayatıma beni yeniden başlattınız. Nevruz güneşi gibi üzerime doğdunuz. Sağ olun, var olun sevgili Antalyalılar” dedi.
‘YAPMAYACAĞI HİÇBİR ŞEY YOK’
Erdoğan’ın ömrünün sonuna kadar Cumhurbaşkanı kalabilmek adına yapmayacak şeyi olmadığını daha önce söylediğini hatırlatan Dervişoğlu, “Anayasa değişikliğine zorlayacağına, siyasi rakiplerini tasfiye etmek üzere bir takım tuzaklar kuracağına hep dikkat çektik. Bugün Türkiye’de hukukun, adaletin, demokrasinin aşındığına da şahit oluyoruz. Türkiye’yi kaosa sürükleyebilme ihtimalinden bile bahsettim. Öyle şeyler yapar ki, ‘insanları sokaklara da dökebilir’ diye uyardım. O yüzden herkesi sorumlu bir siyaset anlayışına davet ediyorum” diye konuştu.
HUKUKSUZLUĞUN PARÇASI OLMAYIN
Konuşmasının devamında Antalyalılara seslenen Dervişoğlu, şunları kaydetti: “Tayyip Erdoğan’ın oyununa gelmeyin. Bu hukuk tanımazlığın bir parçası olmayın. Türkiye’nin savrulmasının sebebi tamamen hukuksuzluktur. Adaletin zedelendiği toplumlarda zedelenmemiş hiçbir müessese kalamaz. Her şey Tayyip Erdoğan’ın iki dudağının arasından çıkan söze bağlanmıştır. Çünkü Tayyip Erdoğan’ın söylediği kimilerine göre kanun hükmündedir. Ne yapılıyorsa Recep Tayyip Erdoğan aday olsun diye yapılıyor.”
‘OYUNA GELMEYİN’
“Tayyip Erdoğan’ın yeniden Cumhurbaşkanı adayı olabilmek için Türkiye’yi OHAL koşullarına taşıması lazım. Bu ülkenin sokaklarına düşen ateşin nedeni budur. Sokaktaki olaylardan kendilerine haklı gerekçeler oluşturmak istemektedirler, bu oyuna gelmeyin. Türkiye hepimizindir. Bu zamana kadar ne söylediysek gerçek oldu. Biz her zaman doğruların yanında olmak mecburiyetindeyiz. Hukuksuzluğa isyan etmek mecburiyetindeyiz. Nerede adaletsizlik var ise önüne arkasına bakmaksızın bu kardeşinizin adalet peşinde koştuğuna şahit olacaksınız.”
‘KONGRE İPTALİ SİYASİ ÇILGINLIKTIR’
“CHP’ye, Atatürk’ün kurduğu bir siyasi partiye bugün kayyum atamaya kalkışmak, bir yılı aşkın bir süreden sonra onun kongresinin iptal etmek siyasi çılgınlık olarak açıklanabilir. İYİ Parti olarak hiçbir siyasi ittifakın tarafı olmayacağız. Ama haksızlıklara, hukuksuzluklara karşı da bütünleşik bir muhalefet anlayışının temsilcisi olmaya devam edeceğiz. Sorumlu arıyorlar. Ne sorumlusu arıyorsunuz. Tayyip Erdoğan, 23 yıldır bu ülkeyi sen yönetiyorsun. Recep Tayyip Erdoğan gitmeden Türkiye’ye huzur gelmeyecektir.”
‘YAZIKLAR OLSUN’
Çözüm sürecine ilişkin de açıklamalarda bulunan Dervişoğlu, “Şimdi Abdullah Öcalan’a af konuşuluyor. Bu zamana kadar TBMM’de ifade ettikleri projelerini millete dayatıyorlar. Üniter devlet yapımızı tartışmaya açıyorlar. Bu abesle iştigaldir. Bu Türkiye’nin gerçeklerini okuyamamak halidir. Bu zamanda kadar terörden beslenenlere yeni fırsatların tanınması anlamına gelir. Abdullah Öcalan’a ‘sayın’ demek adet oldu. Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi çıkmış diyor ki, ‘PKK 4 Mayıs’ta Malazgirt’te kongre toplasın, DEM’li belediye başkanı da bunu organize etsin.’ Allah ıslah etsin. Bu, özel günler ve tarih seçmekte uzmandır. 4 Mayıs 1937 tarihinde dönemin Cumhurbaşkanı Atatürk ve Başbakan İsmet İnönü bir karar almış ve Dersim ayaklanmasını bastırmıştır. 4 Mayıs tarihini büyük bir acı gün olarak anarlar. Bunlar nasıl 29 Ekim tarihinde Irak’ın kuzeyinden peşmergeleri Suriye’nin kuzeyine götürdülerse bugün de Türkiye’ye düşman olanların tezlerini benimsediklerini ifade etmek bakımından tarihi günleri şifre olarak kullanıyorlar. Bunu yapanlara yazıklar olsun’ diyorum.”
EMRE ARKIN
