Sokaktayım Yanındayım İnisiyatifi ve beraberinde birçok hayvanseverler Attalos Meydanı'nda bir araya gelerek yeni yaşaya karşı tepkisini göstermek için basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı okuyan Eda Zorluoğulları: " 'Sokaktayım yanındayım' diyerek 177 gün önce ilk defa Attalos Meydanı'nda bildirimizi okuduğumuzda, iktidarın ve küçük ortaklarının sokakta yaşayan hayvanlar hakkında bir yasa çıkaracağı ve geniş çaplı katliamların, acı dolu toplamaların, sonu gelmeyecek kapatmaların, tecritin olacağına dair yalnızca söylentiler mevcuttu. Kendi iktidarında, 2004 yılında mecliste oy birliğiyle kabul edilen 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun 6. maddesini 20 yıl boyunca uygulamayan belediyeleri denetlemeyen, cezalandırmayan AKP faturayı hayvanlara kesti. Gizli kapaklı görüşmelerle, toplumda infial yaratarak, hayvanları düşmanlaştırarak sokakların güvensiz oluşunu hayvanlara faturalandırdılar. Fakat bizler biliyoruz ki sokakların güvensiz oluşunun esas kaynağı AKP'nin şiddet politikalarıdır. Hayvanlar da bundan payını alarak pek çok şiddet eylemine maruz kalmaktadır. Üstelik hayvanlar yalnızca sokaklarda değil; dağlarda, ormanlarda, barınaklarda bir başlarına insan türünün her türlü şiddetine açık, savunmasız yaşam mücadelesi veriyorlar" diye konuştu.
'MERHEMLER DEVA OLMUYOR'
Hayvanlar için alındığı söylenen mamaların onlara ulaşamadığını öne süren Eda Zorluoğulları şunları kaydetti: "Onlar için alındığı iddia edilen ilaçlar, merhemler onlara deva olmuyor. Onların refahı ve mutluluğu için inşa edildiği söylenen barınaklar birer nazi kampı gibi soykırım pratiklerinin uygulandığı, hayvanların hayatlarını esaret altına alan ve en nihayetinde de vücutlarına çamaşır suyu enjekte edilerek, kafalarına küreklerle vurularak, canlı canlı çöp poşetlerine konularak öldürüldükleri yerler oluyor. Hayvanlar bu barınaklarda kendi kanlarında, idrarlarında yatıp kalkmak zorunda bırakılıyor. Karınları sırtlarına yapışmış halde daracık alanlarda sosyalleşme fırsatı bile bulamadıkları türdeşleriyle yemek için, sıcaktan soğuktan kaçabilecekleri küçücük saçak altları için mücadele etmek zorunda kalıyorlar. Ya birbirlerini yaralıyorlar, öldürüyorlar ya da barınak çalışanlarının şiddetine maruz kalıyorlar ve en nihayetinde öldürülüyorlar. "
HAYVAN DÜŞMANLARINA ÖFKE
"Bütün bunlar biliniyor olsa da ana akım ve sosyal medyanın manipülasyon gücünü arkasına alan küçük bir grup hayvan düşmanının oluşturduğu gündem çerçevesinde yaklaşık 3,5 aydır bu yasa yürürlükte. Belediyeler, yaşanan münferit saldırı olaylarını bahane ederek saldırgan olmayan, mahallesinde uyum içinde yaşayan köpekler dahil yaşlı, yavru demeden tüm köpekleri topluyor. Hayvan düşmanları, bu olaylar sanki her an, her dakika yaşanıyormuş gibi toplumu galeyana getiriyor. Medya kuruluşları yönlendirici sorular sorarak koşa koşa bu olayların yaşandığı mahallelerde yaşayanlardan yaşanan olayın ne korkunç ne vahim olduğuna dair röportaj alıyor. Haber kanalları bu haberleri sanki daha birkaç gün önce 5 küçük çocuk yoksulluktan yanarak can vermemiş gibi en öncelikli problem olarak servis ediyor. Bunun yanında, halkın haber alma hakkı için sokaklarda hem gerçeğin peşinde koşan hem de her canlının yaşam hakkını savunan gazeteci arkadaşlarımız hayvan düşmanları tarafından tehdit ediliyor; hedef gösteriliyor, saldırıya uğruyor."
'BÜTÜN ÖLÜMLER POLİTİKTİR'
"Bu ülkede 5 küçük çocuğun yanarak can vermesi de hayvan katliamları da insanların hayvanlar tarafından yaralanmaları da politiktir ve AKP ile küçük ortağının ekonomi politikaları ve şiddeti normalleştiren söylemlerinin bir sonucudur. Hayvanları kısırlaştırıp mahallelerinde uyum içinde yaşatma sorumluluğu bulunan belediyeleri denetlemeyen de bir anneyi 5 çocuğu evde yalnız bırakıp korkunç koşullarda üç kuruş için çalışmak zorunda bırakan da aynı faillerdir. Buradan iktidara ve iktidarın medyasına sesleniyoruz: Siz ne derseniz deyin bu toplum doğayla uyum içinde, hayvanlarla birlikte yaşamaya alışkındır. Bir köpeğin saldırısını tüm köpeklere mal edip katliam yapmanıza izin vermeyeceğiz. Hayvanlar ve insanlar şehirlerde yüzyıllardır nasıl yaşadıysa şimdi de yaşamaya devam edecekler." (www.akdenizmanset.com.tr)
---