Büyük Birlik Partisi Isparta İl eski Başkanı ve Tüm İnternet Gazeteciliği ve Gazetecileri Derneği (TİNGADER) Genel Başkanı Şener Taşören, BBP’de uzun yıllar görev yaptığını ifade ederek, 2017 yılında ciddi sağlık problemleri nedeniyle her ne kadar aktif görevini bırakmak durumunda kalsa da 2021 yılına kadar bu görevi sürdürdüğünü dile getirdi. Yaklaşık 9 yıl boyunca sürdürdüğü İl Başkanlığı görevi süresince en aktif ve başarılı il başkanları arasındaki yerini aldığını belirten Taşören, görevi bıraktığı günden bu yana kısa sürede üç il başkanı değiştiğini ve hala bu konuda dikiş tutturulamadığını söyledi, Taşören,“Üyesi bulunduğu Büyük Birlik Partisi Teşkilatı’nın (BBP) şu ana kadar Isparta’da aday çıkarmaması ya da çıkaramaması üzerine, arkadaşlarıyla yaptığım istişare sonucunda Zafer Partisi Isparta Belediye Başkan Adayı Gökmen Gökmenoğlu’nu destekleme kararı aldım” diye konuştu.
‘YALSUÇ DUYURUSU YAPTIM’
Yerel seçimlerde Zafer Partisi’nden Isparta Belediye Başkan Adayı gösterilen Gökmen Gökmenoğlu’nu desteklediğini açıklayan Şener Taşören şunları söyledi: “Bu itibarla da başka partiden bir adayı desteklediğim noktada BBP üyeliğimin devam etmesini ahlaki açıdan etik bulmadığım için kendi isteğimle üstelik E-Devlet üzerinden bu üyeliğimi sonlandırdım (Hülasa hakkımda herhangi bir üyelikten ihraç durumu olsa zaten E-Devlet üyeliğim de sonlamış olurdu. Böyle bir şey hiçbir zaman söz konusu olmamıştır, bu hususta herhangi bir resmi uygulama ya da belge yoktur.) Merkez İlçe Başkanı yaptığı bir açıklama ile; benim üyeliğimi disiplinin yolu ile sonlandırdıklarını iddia etmek suretiyle başarısızlıklarını maskelemek cüretinde bulunmuştur. Zira üyeliğin disiplin yolu ile sonlandırılmasına dair tüzük ve kanunla tanımlanmış uygulamalar vardır. Bu uygulamalar gereğince, bir kişi disipline verilmeden önce tebligat, savunma ve disiplin kurulunca verilmiş resmi karar aşamaları vardır. Bu prosedürler uygulanmadan disiplin yolu ile ihraç iddiasının sadece yalan ve yanıltmadan ibaret olduğu gerçeğini ‘particilik oynayan’ bu arkadaşlara hatırlatmak ve kişilik haklarımın ihlal edilmiş olması nedeniyle kamuoyu ile paylaşmak durumunda kalmaktan hicap duyduğumu da ayrıca ifade etmek istiyorum. Benim siyasi duruşum hakkında tek bir cümle kuruyor olmaları tek kelime ile saygısızlıktan öte hadsizliktir. İspat yükü bu tip iddia ve iftiraları yapanlar üzerindedir. İspatı ve belgesi olmayan bir iddia, iddia eden açısından hem suçtur hem de çirkin bir ahlaksızlıktır. Benzer davranış ve açıklamaların devam etmesi halinde konunun hukuki yollardan takipçisi olacağım. Tüm medya imkanları tüm gerçekleri, olanca çıplaklığı ile kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğim. Ayrıca bütün bilgileri ihtiva eden dosya içeriği ile birlikte cumhuriyet başsavcılığına da suç duyurusunda bulundum.”
HABER MERKEZİ