En iyi savunma hücumdur aslında…
Özellikle dış politikada…
Eğer bir meseleyi çözemiyorsanız tırmandıracaksınız!...
Sürekli savunmada kalarak maç kazanan takım var mıdır hiç?...
En iyi skoru, olsa olsa beraberlik olur…
Örneğin, futbolda hücuma geçmeden, galibiyet beklemek…
Ülke yönetiminde ve dış siyasette de öyle değil mi?...
Nasıl olsa ülkeler arası ilişkilerde sürekli dostluk ya da düşmanlık olmadığına, çıkarlar söz konusu olduğuna göre…
Sürekli savunan değil, oyun kuran ve hücum eden kazıyor…
İşte son yıllarda da Türkiye o’nu yapmaya çalışıyor ve yapıyor…
Yılların alışkanlığını bozarak...
Eksikleriyle beraber…
Özellikle içinde bulunduğumuz coğrafyada…
Dost bildiklerimiz, düşman bildiklerimiz…
Ve günümüz dünyasında sık sık yer değiştiren dostlar ve düşmanlar…
En tehlikelisi ise bir ülkenin içinde fitne ve fesat çıkarmak…
Bu oyuna bir, bilmeden düşenler…
İki, bilerek düşüp ve inatla sürdürenler…
Üçüncüsü, ideolojik bakanlar…
İdeoloji uğruna milli konularda bile ayakta sağlam duramayanlar…
Devlet için en büyük tehlike de bu içteki piyonlar…
En yakın misalini 15 Temmuz’da gördük işte…
Oyun kurarken hedefler…
Ve planlar; A. B. C vs…
Diplomasi dahil her alanda…
Ve Türkiye yeni bir hücuma hazırlanıyor Suriye sınırında…
Ama bizden çok çok daha uzaktakiler bizden daha çok ilgili o’rayla nedense…
Hem de tüm dünyanın gözü önünde…
Ve de gözümüzün içine bakarak…
Bir hakikatin bin yalanı yakacağını bilmeden, ya da bilmezden gelerek…
İşte o hakikat Türkiye’dir…
Rabbim göstersin o hakikati insanlığa inşallah…
Ve insanlar, insanlık görsün….
GÜNDEM
18 Ocak 2018 - 17:28
Savunmadan hücuma
GÜNDEM
18 Ocak 2018 - 17:28