Antalya Sessiz Hekimler Platformu, Gazze’yi hatırlamak ve hatırlatmak için Kapalıyol’da Sessiz Yürüyüş’e devam ederek basın açıklamasında bulundu. Grup adına açıklamayı okuyan Dr. Kevser Erdoğan, Gazze’deki dehşet verici ablukanın 449. gününde, Sessiz Yürüyüş’ün 59. haftasında bildiriyi okumak için toplandıklarını belirterek, “Bizler, memleketimizin dört bir yanında görev yapan hekim ve sağlık çalışanları olarak Gazze’deki sağlık krizini bir yılı aşkın bir süredir, büyük bir endişe ve öfke ile takip etmekteyiz. Sahada çalışan gazetecilerden, Gazzeli meslektaşlarımızdan, insani ve uluslararası yardım çalışmaları yapan kuruluş ve organizasyonlardan bize ulaşan bilgiler, durumun vehametini tüm açıklığıyla gözler önüne sermektedir. Gazze’deki ablukanın, insani yardım girişi ve dağıtımına engel olduğuna, yardım ekipleri ve su kaynaklarına yönelik yoğun saldırılarla birlikte kasten organize edilmiş bir kıtlığa sebep olduğuna tanık olmaktayız” diye konuştu.
’45 BİNDEN FAZLA SİVİL ÖLDÜ’
Gazze’nin her yerinde insansız hava araçlarıyla, keskin nişancılarla, hava ve kara bombardımanıyla sivil çocuklara, kadınlara ve erkeklere yönelik katliamlar gerçekleştirildiğini ifade eden Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Yüzde 70'i kadın ve çocuklar olmak üzere 45 binden fazla insan İsrail saldırılarında hayatını kaybetti. Yerleşim alanlarının kasıtlı olarak yok edildiğine şahit olduk. 400 günü aşkındır evlerinden sürülen, güvencesiz koşullar altında yaşamaya zorlanan kardeşlerimizin mazlumluğuna şahit olmaktayız. Son olarak Gazze Şeridi'nde son günlerde 4 bebeğin aşırı soğuklar sebebiyle hayatlarını kaybettiği bildirildi. Binlerce insan soğuğa terk edilmiş durumda. Gazze’nin kuzeyindeki saldırılar Kemal Advan Hastanesi ve çevresinde yoğunlaşıyor. Hastane İsrail askerleri tarafından ateşe verildi. Ateşe verilen hastanede alevler ameliyathaneler, laboratuvar, acil ünitesi ve ambulans hizmetleri de dahil olmak üzere kilit bölümleri tahrip etti, hastanedekilerle iletişim tamamen kesildi. Soykırımın sonuçlarının önlenmesi ve iyileştirilmesinde, sağlık sisteminin, hastanelerin ve sağlık profesyonellerinin rolü muhakkak büyük önem arz etmektedir.”
‘SOYKIRIMA SEYİRCİ KALAMAYIZ’
“Sağlık çalışanları ve sağlığı koruyanlar olarak bizim için değerlerimiz, en az teknik becerilerimiz kadar önemlidir. Bu soykırıma seyirci kalacak değiliz. Bu nedenle memleketimizin her tarafından yükselen seslerimizi, sivillerin hedef alınmadığı, güvenli koşullarda çalışabilmeyi talep eden Gazze’li meslektaşlarımızın sesleriyle birleştiriyoruz. Uluslararası toplumu, devletleri ve ilgili yönetimleri Gazze halkına karşı yapılan soykırım ile ilgili bir kez daha uyarıyor ve şunları talep ediyoruz: Acil bir şekilde kalıcı ateşkes sağlansın. Gazze’deki abluka kaldırılsın. İnsani ve tıbbi yardımlarla beraber tıbbi yardım sağlayacak heyetlerin Gazze’ye girişi sağlansın. Sağlık tesisleri ve sivil altyapı korunup tahrip olanlar ise yeniden inşa edilsin. Bu sonuçlara ancak; Gazze ve Lübnan'da yaşamı korumaya yönelik uluslararası bir siyasetle, İsrail'e yönelik somut siyasi ve iktisadi yaptırımlar yoluyla ulaşılabilir. Bizler tüm toplumların ve devletlerin üzerine düşen görevi yapacağına inanıyor; herkesi bu apaçık zulme karşı elinden, dilinden gelen her şeyi yapmaya ve boykota davet ediyoruz.” (www.akdenizmanset.com.tr)
---