Geçtiğimiz perşembe günü manşetten verdiğimiz, “Burçlar işgal altında” başlıklı haberimiz, Antalya adına oldukça olumlu karşılandı..
Haberimizde; Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan tarihi burçların üstü kapatılarak, Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından ticari işletmelere kiraya verildiğini, buna da “tarih işgal ediliyor” yorumları yapıldığını ifade etmiştik..
…
AH BU SIĞ KAFALAR
Sonucunda ne olduğunu size aktaracağım..
Ama önce, “artniyetli kişiliklerini” bir türlü bırakmayanların hayata ve Antalya’ya nasıl da at gözlüklerini gözlerinden hala çıkaramadıklarını size anlatmam gerekiyor..
…
Bu haberimizi okuyan ve TV’de yorumlayan bir zat-ı muhterem demiş ki;
“Yeni İleri Gazetesi nihayet Antalya’nın sorunlarıyla ilgilenmeye başlamış..”
Bak bak bak..
Haberimizi izleyicilerine aktaran şahıs, aklı sıra bize laf sokuyor..
Biz sürekli olarak “Menderes Türel yeniden başkan seçilsin” diye haberler yaptık, konuşmalarını verdik, hizmetlerini anlattık ya..
Bunu, “Antalya’nın sorunlarıyla ilgilenmek” olarak kabul etmiyor..
Çünkü; “küçücük beyni” Menderes Türel’in yeniden başkan seçilememesinin aslında “Antalya’nın en büyük sorunu” olduğunu algılayamıyor..
Sadece Mustafa Akaydın’ı söylemiyorum, Türkiye’deki CHP’li başkanların yönettiği (bir-iki istisna dışında) bütün il ve ilçelerin perişan halini göremeyecek kadar kör..
20 yıl Konyaaltı’nda başkan olup da, “akılda kalabilecek” bir tek hizmetini sayamadığı Muhittin Böcek’in daha şimdiden CHP-İP ve HDP, hatta SP kıskacında çaresizlik içinde kıvrandığını, böyle birinin Türel’in çok yükseklere taşıdığı hizmet çıtasına bile yaklaşamayacağını anlayamayacak kadar öngörüsüz..
Antalya’nın gerekli hizmetlerini alamayacağını da anlamaktan aciz..
Antalya’nın önemini bilemeyecek, hizmet açısından bir gün bile vakit kaybına tahammülü olmayan bir kent olduğunu idrak edemeyecek kadar yaşadığı yerden bihaber..
Belli ki; Antalya’nın “Menderes Türel’siz” geçen ve bu kent için herkesin “en az 15-20 yılını kaybetti” dediği 2009-2014 yılından hiç ders almamış..
Bütün bunlar nedeniyle de, “Türel seçilsin” diye onu haber yapmamızın, “Antalya’ya gösterilen en büyük ilgi” olduğunu idrak edemiyor..
…
“Sığ kafalılık” tabii ki bize “nihayet Antalya’nın sorunlarıyla ilgilenmeye başlamışlar” diyenle sınırlı değil..
Ona inanıp, bundan keyif alan “at gözlüklü”lerin sayısının hiç de az olduğunu sanmıyorum..
Allah bunlara akıl-fikir versin, ne diyeyim..
…
Haberimizin sonucunda ne olduğuna gelince..
Vakıflar Bölge Müdürlüğü, kapatılan burçların yeniden gün yüzüne çıkarılacağını söyledi..
Umarım sözlerinde dururlar..
…
REKLAM VE ŞAŞAA
Öte yandan..
Şimdi yazacaklarım “Antalya açısından bir hizmet” sayılır mı, bilmiyorum..
Okuyunca buna siz karar verin artık..
…
Seçimlerin üzerinden 28 gün geçti..
“Belediye borç içinde” diyenlerin “teşekkür ilanları” hala billboardlardan inmedi..
Hem de Kaş’tan Gazipaşa’ya kadar -çoğu yanyana- yüzlerce var..
Bu, müthiş bir israf değil midir?
Hizmete gitmesi gereken vatandaşın parasıyla yapılan bu teşekkür ilanlarını hoş görecek misiniz?
Ve farkındaysanız, “hizmetsizliğe” bir gün bile tahammülü olmayan Antalya’nın CHP’li başkanları hala birbirlerini ziyaret edip kutlamakla meşgul..
Bu size bir şeyler anlatıyor mu?
…
23 Nisan’daki bir olayı da aktarıp, bitireceğim..
Haluk Levent Cumhuriyet Meydanı’nda enfes bir konser verdi..
Ancak..
Yapılan konuşmalar, övgü dolu şiirler, hitaplar hep CHP’liler içindi..
Muhittin Böcek hani “herkesin başkanı”ydı?
Görüşü, ideolojisi, fikri ne olursa olsun her görüşü temsilcisi olacaktı?
O gün, Cumhuriyet Meydanı’na her partiden insanlar geldi ve 23 Nisan'ı kutladı..
Ama, sahnede Böcek için okunan şiir ve aşırı övgü dolu güzellemeler vardı..
…
BEN ŞAŞIRMADIM
Bütün bu olan-bitene şaşırdım mı?
Elbette hayır..
Peki siz şaşırdınız mı?