Bir Meral Akşener gelip geçti Antalya’dan..
İYİ Parti Genel Başkanı..
Dikkatle izledim konuşmasını..
“Dolar uçtu, doktorlarımız köle edildi, kadınlarımız birleştiricidir, OHAL’i ve YÖK’ü kaldıracağım” gibi laflar etti..
Ama, en çok dikkatimi çeken sözleri “ÇİFTÇİLER ve GENÇLER”le ilgili olanıydı..
“Antalya’da çiftçiler sürünüyor, hatta ölüyor”muş..
“Türkiye’de işsizlik korkunç boyutlarda” imiş, özellikle “gençlerimiz başıboş geziyor ve devlet iş vermiyor”muş..
Bu nedenle, eğer Cumhurbaşkanı seçilirse, “işsiz bütün gençlere” iş imkanı yaratana kadar “gençlik maaşı (veya vatandaşlık maaşı) bağlayacaklarmış..
Bak bak bak, nerden vuruyor bak..
Seçmenin çoğunluğu genç olan, “geçmiş dönemleri bilmeyen ve öğrenmek istemeyen”lerden oluşuyor ya, ordan vuruyor..
Bir de çiftçilikle uğraşanlardan..
Ama, bence baltayı taşa vuruyor..
Niye mi?
Gelin bugün de bunu anlatayım sizlere..
…
GENÇLİK İŞSİZ Mİ?
Evet, Meral Akşener baltayı taşa vuruyor..
Çünkü..
Türkiye’de “işsiz genç” neredeyse hiç yok..
Ya ne var?
“İş beğenmeyen, oturduğu yerde iyi maaş isteyen” bir gençlik var..
Bunu iktidarın başı veya üyeleri söylemiyor, “eleman arayan patronlar ve meslek kuruluşlarının başındaki kişiler” söylüyor..
Örneğin ATSO Başkanı Davut Çetin..
Bakın bu konuda ne diyor:
“Gençlerde işsizlik oranı yüksek, ama iş beğenmiyorlar..
Genç işsizlerle ilgili ATSO olarak birçok proje yürüttük..
MESEM, Beceri 10 gibi “İŞ GARANTİLİ” meslek edindirme kursları açtık..
Aylarca birçok çağrıda bulunduk..
Bütün bunları İŞKUR'la ortak yapıyoruz,
Ama, birçok sektörde işsiz müracaatı bile alamıyoruz..
Üniversiteyle bir projede 36 öğrenciye 3.5 ay staj verildi, bunların yüzde 50'si iş teklifi aldı, sadece 2'si kabul etti..
Maalesef iş beğenmezlik var..”
…
Bu durum sadece ATSO ile sınırlı değil..
Sanayi sitelerine gidin, hemen hemen bütün patronlar, “maaşı da iyi olmasına rağmen eleman bulamıyoruz” diyor..
Masa başında, zahmetsiz çalışmak ve yüksek maaş istiyorlar..
“Balık verme, balık tutmayı öğret” fikrinden bihaber olan Meral Akşener de, bunları “İŞSİZ” sınıfına koyarak “işsizlik maaşı” vereceğini vaadediyor ve daha çok tembelliğe itmeye çalışıyor..
…
ANTALYA ÇİFTÇİLERİ
Çiftçimiz, meyve ve sebze yetiştiricimiz Antalya’da tarlasına küsmüş, ölüyormuş..
Meral Akşener’in en yakınında Elmalı’da tarla-bağ-bahçe zengini 2. sıra vekil adayı Hasan Subaşı ile bu tür davalara da bakan İl Başkanı Nizamettin Sağır var..
Antalya’yı çok iyi biliyor olmaları gereken Subaşı ve Sağır’ın, “çiftçi ölüyor ve sürünüyor” diye Akşener’i bilgilendirmesi akıl alacak gibi değil..
Teşvik alıyorlar, güneş enerjisi sayesinde sulama için harcadıkları elektrik bedava veriliyor, her afette zararları büyük oranda karşılanıyor..
Yani, Antalya’da çiftçiler aslında gayet iyi durumda..
Bunu kim söylüyor?
Büyükşehir eski Başkanı CHP’li Bekir Kumbul söylüyor..
8-10 kişilik bir grupla yapılan sohbet sırasında şunları anlattı:
“Eğri oturup doğru konuşmak lazım, ülkede refah düzeyi epeyce arttı..
Bunu anlamak için köylere (çiftçilikle geçinenlere) bakmak lazım..
20-25 yıl önce benim köyümde (Serik’te bir köy) arabası ve traktörü olan 1 kişi ya vardı ya yoktu..
Şimdi her evin önünde hem araba hem traktör var..
Çatılarda uydu anteni, evlerde led TV, bulaşık ve çamaşır makinesi var..
Daha da ötesi internet var..”
…
Elbette aralarında sıkıntı çeken de vardır..
Ama Akşener, manzarası üç aşağı-beş yukarı işte böyle olan Antalya’daki çitçilerin süründüğünü ve öldüğünü söylüyor..
…
GİDİN VE GÖRÜN
Sizlere bir tavsiyem var..
Bir haftasonu dilediğiniz bir köye gidin, gözlerinizle görün..
Sürünen ya da ölen bir çiftçi bulabilecek misiniz?
Rastladığınızda patronlarla konuşun..
Sorun bakalım eleman sıkıntısı çekiyor mu çekmiyor mu?
…
Lütfen, “baltayı taşa vuran siyasetçilerden” uzak durun..
Kendiniz için, ülkemiz için..