Barış Pınarı Harekatı, ardından milli maçlarımızda aldığımız sonuçlar..
Avrupa’yı iyice dellendirdi..
Yaptıkları açıklamalar..
Futbolcularımıza karşı takındıkları tavırlar..
Silah ambargoları..
Teröristlere sahip çıkmaları..
Derken; Macaristan dışında NATO müttefiklerimiz dahil, neredeyse bütün Avrupa ülkeleri bizi bir kaşık suda boğacak..
Neden biliyor musunuz?
Dışarıdaki ve –özellikle- içimizdeki düşmanlara rağmen, Müslüman bir ülke olarak “dimdik” ayakta durmamızı hazmedemiyorlar..
Bize büyük bir hayranlıkları var aslında..
Ama, çekemezlik ve “haçlı ruhu” bu hayranlıklarını bastırıyor..
…
Bugün sizlere Avrupalıların Türkiye’ye bakış açılarını ve bazı yorumlarını aktaracağım..
Okudukça şaşıracaksınız..
Ve (bence) ülkenizle gurur duyacaksınız..
“Batı hayranları” ise biraz üzülecek tabii..
…
HİÇ KORKMUYORLAR
Şimdi yazacaklarım, dünden bugüne söylenen, anlatılan, belirtilen ifadeler değil..
Son 10 yılda gerek yöneticilerinin demeçlerinden, gerekse turist olarak ülkemize gelen Avrupalıların konuşmalarından ortaya çıkan ifadeler..
Keyifle okuyun..
…
Savaşmaya bu kadar istekli bir millet görmedik..
Öldükleri zaman tekrar dirileceklerine inanıyorlar..
Cennete gitmek istiyorlar..
Erdoğan'ı desteklemeyi bırakın, Suriye de savaşa girmesi için teşvik edip cesaretlendiriyorlar..
Bunun böyle olmasında atalarından (Osmanoğullar’ından) geçen genlerin etkisi çok büyük..
Kendilerini İslam'ın lideri olarak görüyorlar..
“Dünya üzerinde zulme işkenceye uğrayan bütün Müslümanları biz kurtaracağız, Biz Peygamberin son ordusuyuz” diyorlar..
Filistin de, Yemen de, Sudan da, Libya da, Irak ta, Suriye de, Arakan da, Doğu Türkistan da, Lübnan da, Somali’de, Balkanlar’da, Akdeniz’de, Ege’de her yerde Türkler var artık..
Nereye adım atsanız, karşınıza Türkler çıkıyor..
Mültecileri, Allah'ın onlara misafir olarak gönderdiğine inanıp kucak açıyorlar..
Dünya'nın her köşesine insani yardım malzemeleri gönderiyorlar..
Kimseden, hiç bir ülkeden korkmuyorlar..
Doğu Akdeniz’de yaptıkları bunun bir ispatıdır..
…
TÜRKLER HAKLI
“Musul-Kerkük bizim“ diyorlar..
“Akdeniz bizim gölümüzdü” diyorlar..
“Filistin bizimdi” diyorlar..
“Mekke-Medine bizimdi” diyorlar..
“Libya bizimdi” diyorlar..
“Mısır bizimdi” diyorlar..
Ve haklılar, bu yerler gerçekten de onlarındı..
…
Öte yandan..
“Savaşmaya hazırız, gelin hadi” diyerek dünyaya meydan okuyorlar..
Atalarının kendi yaptıkları özel oklar ile kılıçlar ile dünya ya nasıl hükmettiklerini, atalarının özel yaptıkları toplar ile İstanbul'u nasıl fethettiklerini yüzyıllar sonra hatırladılar..
Yüzyıllar sonra, atalarının yaptığı gibi bugün kendi özel silahlarını yapmaya başladılar..
Nerede zulmü dindireceklerini, nereyi fethedeceklerini, nerelere göz diktiklerini şu an için anlamak çok zor..
Dünya'nın bilmesi gereken, “bir Türk ve Türkiye gerçeği” var..
Bunu kimse göz ardı etmemeli..
…
BİZİM AVRUPALILAR
Evet, bu ifadeler Avrupalılara ait..
İnanmayan girer internete son 10 yılda gerek AB yöneticilerinin, gerek ülke siyasetçilerinin açıklamalarını okur..
Ülkemize gelen turistlerle görüşür, konuşur..
Tamam, Avrupalı bizi böyle görüyor da..
İçimizdeki “ülkesini aşağılayanlara” ne demeli acaba?
Onu da size bırakıyorum..