Nedendir bilmiyorum..
Bu CHP’liler Ak Parti’nin hizmetlerini itibarsızlaştırmak için yarışıyor adeta..
Ama baltayı da hep taşa vuruyorlar..
CHP’nin Antalya teşkilatı kendilerine “akıllı-bilgili-kültürlü aklı başında bir İl Başkanı” seçemiyor maalesef..
Bir önceki Başkan Semih Esen gibi, mevcut Başkan Ahmet Kumbul da, “bilgisiz ve bilinçsizce” açıklamalar yaparak, milleti kendilerine güldürüyorlar..
…
Hatırlayın; Semih Esen, daha açıklanmamış, ne olduğu belli olmayan bir projeyi protesto eylemi düzenlemişti..
Ahmet Kumbul da, önceki gün Koza TV’de katıldığı programda, “Sarısu arıtmasını Bekir Kumbul yaptı, Mustafa Akaydın geliştirdi” diye bir açıklama yaptı..
Dedim ya; “bilgisizlik” diz boyu bunlarda..
Evet, Bekir Kumbul harika bir iş yaptı ve “Biyolojik Arıtma”yı Antalya’da başlattı..
Ama, Akaydın’ın bırakın geliştirmeyi, arıtmalarda iğne başı kadar bile emeği yok..
…
Gelin bunun hikayesini o “Arıtma”da emeği geçen biri olarak, işin doğrusunu anlatayım sizlere..
…
BİYOLOJİK ARITMA
1999 yerel seçimlerinden önce, Başkan Hasan Subaşı Antalya’ya “ön arıtma sistemi” yapacağını duyurdu..
O günlerde Eyilik Medya’da yazı yazıyor TV’de de program yapıyordum..
Ben bu ön arıtma fikrine karşı çıktım..
Çünkü, özellikle sahil kentlerinde 2004 yılına kadar “biyolojik arıtma” yapılmaz ise, o kent kara listeye alınacaktı..
Bu, Antalya için ölüm demekti..
Subaşı ön arıtma dedi, ben biyolojik arıtma olmazsa olmaz diye direttim..
Subaşı yardımcılarını gönderdi, “Antalya bir sanayi kenti değil, ön arıtma yeter” diyerek muhalif yazılar yazmamın, TV’de program yapmamın önüne geçmeye çalıştı..
1999 yerel seçimleri yaklaşıyordu..
Partilerin Büyükşehir adayları da gazeteleri ziyaret ediyor, projelerini paylaşıyor, fikir alışverişi yapıyorlardı..
Bekir Kumbul da ziyaretime geldiğinde, diğerlerine ifade ettiğim gibi, “ön arıtma-biyolojik arıtma” konusunu kendisine anlattım..
AB’nin bağlayıcı bir karar aldığını, 2004 yılına kadar biyolojik arıtmanın Antalya’ya yapılması gerektiğini söyledim..
Seçilirse, bunu gözardı etmemesi gerektiğini belirttim..
…
VE KUMBUL YAPTI
Ve Bekir Kumbul seçildi..
Bir hafta sonra telefonla arayarak, “gel bir kahve içelim, sana soracaklarım var” dedi..
Gittim, “arıtmayı” sordu, bir kez daha anlattım..
“Bütün bilgiler belediyede var, lütfen isteyin” dedim..
Kumbul bunları inceletti, uzmanlarla konuştu..
Ve “evet biyolojik arıtma şartmış” dedi..
Sarısu’da 250 bin kişi kapasiteli biyolojik arıtma tesisini yaptırdı..
2004 yılında Menderes Türel seçildiğinde 250 bin kişilik bir kapasite daha ekledi ve teknolojisini arttırdı..
Bununla da kalmadı, Lara’daki arıtmayı da yaptırdı..
Böylece Antalya sahilleri pislenmekten kurtarıldı..
2009 yılına gelindiğinde Menderes Türel, Sarısu’daki arıtmanın kapasitesini arttırdı, atıklarından enerji elde edilmesi için proje geliştirdi ve başlattı..
2009 yılında Akaydın seçildiğinde iş zaten yapılıyordu..
Yani Akaydın’ın arıtmalar konusunda zerre katkısı olmadı..
Elinden gelse, “Türel’in eseri” diye bu projeyi de durdururdu..
…
YAPANA TEŞEKKÜR
Bu anlattıklarımı doğrulayacak kişiler ve Bekir Kumbul hala yaşıyor..
Ahmet Kumbul, aynı soyadı taşıdığı akrabası Bekir Kumbul’a sorsaydı, “kimin ne yaptığını” öğrenir, cahil cahil açıklamalarla kompleksini yenmeye çalışmazdı..
Evet, o zamanlar Bekir Kumbul radikal bir karar alarak Antalya’nın “kara listeye” alınmasının önüne geçmişti..
Teşekkür etmek ve alkışlamak gerekir..
Ardından bu arıtmayı geliştiren, Antalya sahillerine birçok arıtma sistemi yapan ve böylece turizmin başkentinin denizlerini temiz tutan Menderes Türel’e de teşekkür etmek ve alkışlamak gerekir..
“Antalya’ya hiçbir konuda zerre katkısı olmayan” birini öne çıkararak, Türel’in emeğini çalıp CHP’ye prim yapmaya çalışan birine ise siz ne dersiniz bilmiyorum..
Bence, Ahmet Kumbul’un yaptığı densizliktir, ayıplanması gerekir..
Hatta aklı başında birinin İl Başkanı yapılması gerekir..