Önceki gün ve dün gördüğüm görüntüler beni perişan etti..
Bir herif (çoban V.Ç imiş) bir eşeğin başına ceketini sarıp, elindeki sopayla kafasına defalarca vuruyor..
Eşek her darbeyi alışında sendeleyip yere düşüyor, kalkıp kaçmaya çalışıyor..
Göremediği için de nereye gideceğini bilemiyor, her defasında kafasına inen sopayla sarsılıyor..
Çobanı ve olayı videoya çekenler bu “işkence”yi durdurmadıkları gibi, bir de bu sahneleri UTANMADAN sosyal medyada yayınlamışlar..
Olay büyük tepki çekti..
…
ADALET Mİ BU ŞİMDİ?
Kars'ın Arpaçay ilçesinde hayvan otlatırken iki eşeğin başına ceketini sarıp, elindeki sopa ile defalarca vurarak bayıltan bu çoban 54 yaylada arandı..
Sonunda jandarma onu yakaladı..
Gözaltına aldı..
jandarmadaki ifadesinin ardından savcılık tarafından serbest bırakıldı..
Devreye Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Kars Şube Müdürlüğü girdi..
Çobana, “hayvanlara kasıtlı olarak kötü davranmak, acımasız ve zalimce işlem yapmak, dövmek, aşırı soğuğa ve sıcağa maruz bırakmak, bakımlarını ihmal etmek, fiziksel ve psikolojik acı çektirmek” suçundan para cezası verdi..
Ne kadar biliyor musunuz?
Hayvan başına 625 TL olmak üzere toplam 1.250 TL..
…
Soru şu;
“İnsanlara kasıtlı olarak kötü davranmak, acımasız ve zalimce işlem yapmak, dövmek, aşırı soğuğa ve sıcağa maruz bırakmak, bakımlarını ihmal etmek, fiziksel ve psikolojik acı çektirmek” büyük suç..
Ama konu “hayvan” olunca, karşılığı 625 lira para cezası..
Böyle adalet mi olur?
Bir “CAN”a işkence etmenin bedeli bu mu olmalı?
“Para cezası” ile kurtulan bu çoban ve onun tihniyetindekiler “işkence etmek”ten vazgeçerler mi sizce?
…
ADETA ÖLÜM KAMPI
Gelelim ikinci olaya..
Görüntüler yine Kars’tan, “inşaat halinde ve kaderine terkedilmiş” bir Hayvan Rehabilitasyon Merkezi’nden..
Barınaktaki sokak köpeklerinin hali içler acısı durumdaydı.
Cep telefonu ile barınağı kaydeden hayvanseverler, köpeklerin açlıktan birbirlerini öldürüp yemeye başladıklarını söyledi..
Ölüm kampını andıran barınakta bir köpeğin başının koptuğu, zifte bulanan 3 yavru köpeğin ise hareketsiz yattığı görüldü..
Barınak, veteriner hekim ve bazı çalışanlarının olmasına rağmen, pislik içinde..
Belediye’nin bu konuda yaptığı açıklama:
“Burada 500'ün üzerinde sokak köpeği bulunuyor.. Bunların birçoğu hırçın olduğu için bakımları çok zor..”
…
Söyler misiniz, açlık ve pislik içinde bırakmak da bir “işkence” değil midir?
Hırçın olmalarının nedeni “yaşadıkları açlık, bakımsızlık ve sevgisizlik” olabilir mi acaba?
...
KISASA KISAS GETİRİN
Yeter..
Hayvanların da birer “CAN” olduğunu, “insan”dan hiçbir farkının olmadığını kabul edin artık..
O çoban bir insanın kafasını ceketiyle kapatıp sopayla işkence yapsaydı “para cezası” mı uygulanacaktı?
Barınak adı altında etrafını duvarlarla çevrilen bir yere hapsedilen hayvanları aç-susuz bırakanlara sadece tepki duymak yeterli mi?
Bunların “caydırıcı” bir cezası olmalı..
Yani; “hayvan hakları”yla ilgili yasa hazırlarken, “insan hakları”yla ilgili ihlaller için ne ceza veriliyorsa, aynısını uygulayacak hükümler getirilmeli..
Hatta, hayvanlarla ilgili yasa hazırlarken “kısasa kısas” getirilmeli mesela..
O Allah’ın sessiz kullarına kim ne yapıyorsa, “aynısı” ona yapılsın..
Bakın bakalım, bir daha “hayvana kötü muamele” yapan olur mu?
Bakın bakalım, belediyeler o hayvanları aç-susuz bırakır mı?
…
Haksız mıyım?