Geçen hafta oynanan Galatasaray-Fenerbahçe derbisinde hangi takım daha iyi oynadı, bileniniz var mı?
Hiç sanmıyorum..
Çünkü; gencecik bir taraftarın ölümü, maç sırasında ve sonrasında çıkan olaylar “karşılaşmayı” arka plana itiverdi..
Buna bir de imparator(!) Fatih Terim faktörü eklenince, hepten unutuldu..
…
ÖZEL BİR ‘KARAKTER’
Hani, “spor kardeşlik”ti?
Hani, “spor zeki-çevik ve ahlaklı olmak”tı?
Hani, “spor centilmenlik”ti?
Soruyorum;
1- Maçtan sonra olanlar..
2- Ama daha çok Fatih Terim’in (bir ev sahibi olarak) hem maç sırasındaki hem de maçtan sonraki tutumu ve konuşmaları..
Sporun (ya da futbolun) bu özelliklerinden hangisiyle bağdaşıyor, söyler misiniz?
…
Bu sorulara en güzel cevabı, “Hürriyet Spor Müdürü Mehmet Arslan” vermiş..
Bir “karakteri” ve bu karakterin spora (futbola) yaptığı olumsuz etkileri anlamanız bakımından Arslan’ın, “Hürriyet'in haftalık Futbol Konsey'i değerlendirmesi”ndeki çarpıcı yorumlarından bir bölümünü sizlere aktarmak istiyorum..
En azından futbolu, futbol adamlığını ve tutumlarını da değerlendirme fırsatı bulabilirsiniz..
…
SORUMLU TERİM’DİR
İşte Mehmet Arslan’ın yorumları:
1- G.Saray’da Fatih Terim’in izni veya onayı olmadan hiçbir şey gerçekleşemez; tıpkı Fenerbahçe’de Aziz Yıldırım döneminde olduğu gibi..
Terim’in izni, onayı ve hoşgörüsü olmasa Hasan Şaş, hiçbir eylemi hayata geçirmez, geçiremez..
Şaş ile İsviçre milli maçının sorumlusu ilan edilen Şifo Mehmet (Özdilek) sebep değil, birer sonuçtur..
Şaş da F.Bahçe maçının Özdilek’i oldu..
O gün biz Terim’i ödüllendirerek yeniden milli takımın başına geçirmek yerine bunun faturasını çıkarabilseydik, bugün bu olayları yaşamıyor olacaktık..
Lafı hiç eveleyip gevelemeden açıkça ifade ediyorum, sorumlu Fatih Terim’dir..
…
2- Tabii ki ağır cezalar bekliyorum..
Üstelik sadece ben değil, bütün futbol kamuoyu ve vicdanı bekliyor..
Çünkü o gece biz gencecik bir taraftarı değil, aynı zamanda insanlığımızı da kaybettik..
Bunun bir faturası olmalı..
…
3- Antalya maçında G.Saray, galibiyeti bir hakem hatasına borçluydu..
Olabilir, G.Saray hakem hatasıyla kazandığı gibi, hakem hatasıyla da birçok maçı kaybetti..
Ama Antalya maçını kazanan Terim ne dedi?
“Hakem hatası varmış, yokmuş! Geçin bunları..”
Peki derbide puan kaybedince ne dedi?
Ben söylemeye utanıyorum, ama Hürriyet’in manşetinden Fırat Aydınus’a söyledikleri yazılıydı..
Sayın Terim, hayali bir düşman yaratıp Galatasaray taraftarı ve camiasını arkasına almaya çalışıyor..
Bu doğru bir söylem değil, bu barışçıl bir söylem de değil..
…
ÇÖKEN “İMPARATOR”
Mehmet Aslan’ın ağzına sağlık..
Milyonlarca kişinin bilip-bilmeden “imparator” yakıştırması yaptığı kişiyi çok iyi özetlemiş, çok iyi anlatmış..
Fatih Terim’i futbolculuğunu da, teknik direktörlüğünün ilk yıllarını da (1987-89 Ankaragücü), sonrasını da iyi bilirim..
Özel hayatı beni hiç ilgilendirmiyor..
Bir işyerini basmış, birileriyle çekişmiş-tartışmış-kavga etmiş, bunlardan çok ben bir “teknik direktör” olarak onun saha içindeki ve dışındaki tutumuna bakarım..
Hem kulüplerde hem de milli takımda saha içindeki ve dışındaki tutumlarını şöyle bir hatırlayın, beğenen/tasvip eden var mı?
Kazanmak, kazanmayı istemek elbette önemli, ama kazanmak her şey demek değil..
…
Mehmet Aslan, “o gece biz gencecik bir taraftarı değil, aynı zamanda insanlığımızı da kaybettik” derken Fatih Terim’i, açıklamalarını ve tutumunu özetledi..
Bir imparator, o derbide çökmüştür..
Gerisi teferruattır..