Antalya Büyükşehir Meclisi eylül ayı toplantısı..
Ak Parti Grup Sözcüsü Serhat Demir,
Okulun ilk günü yaşanan “trafik yoğunluğu”yla ilgili olarak Başkan Muhittin Böcek’e hitaben dedi ki;
“Trafikle ilgili Antalyalıların çilesi sona erer diyorum, ama dönemin sonu geldi.. Herhalde bu dönemde artık mümkün olmayacak diye düşünüyorum..”
…
Böyle bir söz karşısında bir Başkan ne demeli?
“Hoop bir dakika sayın Demir, Antalya’da öyle sizin abarttığınız kadar bir trafik yoğunluğu yok.. Çünkü, trafikte yoğunluk olmasın diye yeni yollar açtık, köprülü-tünelli kavşaklar yaptık, toplu ulaşımı halkın en rahat seyahat edebileceği bir hale getirdik” demeli, değil mi?
…
Ama, bunları diyebilmesi için gerçekten de 4.5 yılda bunlardan bir tanesini bile yapması gerekiyor..
Yapmadığı için, bu kadar zamanı eğlence, festival, güreş ve eyyamcılıkla geçirdiği için, tabii ki bunları diyemiyor..
“Araç çok fazla” gibi bahanelere sığınıyor..
Serhat Demir’e gülerek, “çok beklersiniz” diye karşılık veriyor..
…
Buradaki asıl konuyu anladınız sanırım..
Serhat Demir, “Antalya hizmet alamadı, bu yüzden bu dönem bir Ak Parti’li aday Başkan olacak ve Menderes Türel dönemlerinde olduğu gibi, Antalya hizmetlerin kralını alacak” demeye getiriyor..
Böcek de, “daha çok beklersiniz” diyor..
…
Henüz “aday” olup-olmadığı bile belli olmayan ve gerçekten de Antalya’nın önceliklerini hep görmezden gelen ve bu yüzden kentteki yaşam kalitesini düşüren Muhittin Böcek’in, “sanki aday olmuş, hatta seçimi kazanmış” edasıyla söylediği bu laf aslında çok manidar..
10 parçaya bölünmüş bir partide, Büyükşehir için neredeyse 10 aday ismi kulislerde dolaşırken, “benim adaylığım garanti, hatta seçimi bile aldım” anlamına gelen bu sözü nasıl söyleyebiliyor?
Yoksa, “parayı veren düdüğü çalar” demeye mi getiriyor?
…
Muhittin Böcek için “adaylık” garanti ise..
Bazı ilçe belediye başkanları ve de eski vekiller Ankara’nın yollarını niye aşındırıp duruyor?
Demek ki; “garanti” yok..
Böcek, “daha çok beklersiniz” derken, aslında köylü kurnazlığı yapıyor..
Yap(a)madığı hizmetlerin dillendirilmesi işine gelmediği için, tartışmayı “siyasi arenaya” taşıyor..
…
Nitekim, Büyükşehir Meclisi’ndeki bu “söz düellosu” medyada ön plana çıktı..
Hiçbir yayın organı, “yahu gerçekten de ne olacak bu Antalya’nın trafik çilesi” anlamına gelen başlık atmadı, hiçbir yazar trafik çilesiyle ilgili bir kelime bile yazmadı..
Kamuoyu da Serhat Demir ile Muhittin Böcek’in “atışmasını” tartıştı, hala da onu tartışıyor..
Ve Antalya “trafik çilesini” yaşamaya devam ediyor..
…
Yazık bu Antalya’ya..
Ama şundan kuşkunuz olmasın..
Muhittin Böcek seçimi kaybettiğinde, bugün, “Başkanım Başkanım” diye peşinden koşanların hepsi, gazeteciler dahil, Kemal Kılıçdaroğlu’na ne yapıldıysa fazlasını ona yapacaklar..
Ve 20 yıl Konyaaltı’nı, 5 yıl da Antalya’yı hizmetsiz bırakan Muhittin Böcek, pek iyi anılmayacak..
…
Peki, bu onun umurunda olacak mı?