Pazartesi günü Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, “yürütmenin başı” olarak yeni görevine başladı..
Dün de yeni kabinenin 16 üyesi ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay Meclis’te yemin etti..
Böylece, “Türkiye’nin yeni yönetim modeli”nin hayata geçirilmesi için yasal tüm adımlar tamamlanmış oldu..
Yeni kabinenin Bakan’ları, yemin töreninin ardından devir teslim törenleri ile görevlerini devraldı..
Sırada, Cuma günü yapılacak ilk kabine toplantısı var..
Bu toplantıyla birlikte “yeni sistemin icraat dönemi” de resmen başlamış olacak..
Vatana millete hayırlı uğurlu olsun..
…
DEVLETİN GÜCÜ ARTTI
Dün bir gelişme daha oldu, farkettiniz mi?
Yıllardır dokunulamayan biri, “dertest” edildi..
Kamuoyunda “Adnan Hoca” olarak bilinen Adnan Oktar'a sabaha karşı operasyon düzenlendi..
“Organize suç örgütü kurmak, uluslararası ajanlık ve küçük çocuklara taciz, çocuk alıkoyma, iftira, suç isnat etme, dinin inancın suistimaliyle dolandırıcılık, rüşvet ve ruhsatsız silah bulundurma” suçlarıyla Adnan Oktar ve kedicikleri/askerleri gözaltına alındı..
Ardından bütün mal varlıklarına el konuldu ve kayyum atandı..
…
Hatırlıyor musunuz?
Seçimden hemen sonra “protesto gösterisi” yapanlar arasından birkaçı, devleti ve güvenlik güçlerini hala “zayıf” görüyor olmalı ki..
“Hadi gücün yetiyorsa al beni” diye polisle dalga geçmek istedi..
Polis de onları kırmadı ve “ensesinden tuttuğu gibi” aldı götürdü..
Artık, bu milletin güvenliğinden sorumlu olanlara karşı “zeybeklik” yapılamayacak..
…
Bir süredir yakından izliyorsunuz..
Bu ülkeye 70’li yılların sonlarından bu yana kan kusturan teröristler, “her türlü dış ve iç desteğe” rağmen şimdi kaçacak delik arıyor..
Son KHK ile “Barış Bildirisi” adıyla teröre destek veren akademisyenler de görevden alındı, terörle bağlantısı tespit edilen 18 bin küsür kişi de..
…
ESKİYİ UNUTUN ARTIK
Bütün bunlar eskiden olmuyordu, şimdi niye oluyor?
Çünkü, artık karşılarında ülkesini ve milletini ön planda tutan “muktedir” bir iktidar var..
Eskiden de iktidarlar vardı..
Ama, “içimizdeki hainleri temizleyemedikleri için” bir türlü muktedir olamadılar..
Bu nedenle de ülkemiz –adeta- bir “sömürge” gibi yönetildi ve hep geri geri gitti..
Evet, bu iktidar 2002’den beri iktidarda..
Ancak 2012’den itibaren, (yani “paralel yapı” ekarte edildikten sonra) “muktedir” olabildi..
Buna rağmen, “parlamenter sistem, hantal ve imtiyazlı bürokrasi” nedeniyle bir günde bitecek işler haftalara-aylara hatta yıllara uzadı/uzatıldı..
İşte bu yeni yönetim sistemi, bu ülkeyi yaşadığı bu miskinlik ve hantallıktan da kurtaracak..
Eskiyi unutun artık..
- “Devlete ve millete karşı yanlış yapanlar” ayağını denk alacak..
- Herkes haddini-hududunu bilecek..
- “Adama göre iş” devri sona eriyor, “liyakat” devri başlıyor..
Bir kamu kurumuna gittiğimizde 10 kişi oturup 2 kişi çalışan görüyorduk, artık bu da olmayacak..
Mesaisini sorumlu olduğu işe vermeyen, orada duramayacak..
Vatandaşın işi, en çabuk şekilde yapılacak..
Özetle..
Cinsi, işi, inancı, kökeni ne olursa olsun, her TC vatandaşı “gerçek anlamda bir vatandaş” olmak zorunda artık..
Ne demek bu?
1- Sadece şikayet eden değil, şikayetleri ortadan kaldırma adına da elinden geleni yapan biri..
2- İnsan ve hayvan, bütün canlılara saygı gösteren biri ..
3- Başkasının hakkına göz dikmeyen biri..
4- Vatanını, ülkesini, bayrağını, milletini seven/koruyan/-kollayan biri..
Ya olursunuz, ya da sonuçlarına katlanırsınız..
…
ŞİMDİ İCRAAT ZAMANI
Evet, 24 Haziran itibariyle “yönetim sistemi ve anlayışı” tamamen değişti..
Çok hızlı yol almak, her anlamda kendi kendine yeten bir ülke olmak zorundayız..
Yoksa?
“Eller aya biz yaya” diye söylene söylene pinekler, oturmaya devam ederiz..
Şimdi “icraat” zamanı artık..
Haydi kolay gelsin..