Türkiye ile Rusya arasındaki “Soçi mutabakatı”nın özeti:
“Türkiye, Suriye sınırını PKK teröründen tamamen temizliyor..
Tam da 29 Ekim’de bu iş bitmiş olacak, inşallah..”
…
CHP HAZMEDEMİYOR
Türkiye ile ABD arasındaki “Ankara mutabakatı”nın ardından oluşan bu sonuç, neyi anlatıyor?
1- Türkiye’nin, Suriye'nin kuzeyindeki terör örgütlerini temizlemek için başlattığı Barış Pınarı Harekatı'nın ardından masada da başarılı sonuçlar aldığını anlatıyor..
2- Türkiye’nin, ABD’den sonra Rusya ile oturduğu masadan da “diplomatik bir zaferle” ayrıldığını anlatıyor..
Peki; bu “diplomatik zafer”in kaybedenleri kim?
1- İsrail, 2- ABD, 3 AB, 4- PKK-YPG, 5- CHP..
…
Diğerleri tamam da, “kaybedenlere” niye CHP’yi ekledim?
Çünkü;
CHP teröristlerin bölgeden çıkmasını beğenmedi..
Türkiye’yi temsil eden Erdoğan’ın dik duruşunu, başarısını, dünyada takdir görmesini hazmedemedi..
Genel başkanları Kemal Kılıçdaroğlu operasyonu perdelemek için Grup’ta, “Erdoğan şu 15 Temmuz paralarını ne yaptı onu bir açıklasın hele” gibi halkın gündemiyle alakasız laflar etti..
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan’dan da “inanılması imkansız” bir tvit geldi..
İfadelere dikkat:
“Trump mutlu.. Putin memnun.. Esad daha güçlü.. PKK/PYD mesut.. İsrail bayram ediyor.. AB için daha iyisi Şam’da kayısı.. İran gülüyor.. Irak hani bana diyor.. Arabistan, Mısır keyifli.. Yunanistan ve Rumlar umutlu.. Petrolcüler kazandı.. Suriye’de kaybeden kim.. Ah Memedim, vah Memedim..”
Her şey gözünüzün önünde ve naklen gerçekleşiyor..
Ama milletin bir vekili milleti yanıltmak, Erdoğan’ı itibarsızlaştırmak, bu arada efendisini memnun etmek adına “YALAN” söylemekten hiç çekinmiyor..
Bu adama cevabını siz verin artık..
…
İTİRAF VE AB DAVETİ
Öte yandan..
Trump'ın Özel Temsilcisi Jeffrey'den, ilginç bir 'Türkiye itirafı” geldi..
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey, ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi’nde “Suriye’deki son gelişmeleri” anlatırken, Senatör Cardin, "ABD çekilmeseydi, Türkiye hala bu harekatı yapabilir miydi" diye sordu..
Jeffrey bu soruyu, "evet. Türkiye bunu uzun zamandır söylüyordu, yaparlardı" şeklinde cevapladı..
Başka bir senatör de, "Erdoğan, önümüzden çekilin dedi ve biz de çekildik, öyle mi" diye sordu..
Jeffrey bu soruya net bir cevap verdi: “Bir nevi öyle, evet”..
Ve..
ABD Savunma Bakanı Mark Esper de, “Başkan Donald Trump’ın Suriye’nin kuzeyinden çekilme kararına yönelik eleştirileri” şöyle cevapladı:
“Kürtleri savunmak için, uzun süredir NATO’da bizimle müttefik olan Türkiye’ye karşı savaşmak niyetinde değiliz..”
…
Bu arada..
İki-üç gün önce, “teröristlere kol kanat geren” İngiltere, Fransa, Almanya ve İspanya hükümet yetkilileri, “gel Londra’da şu Suriye meselesini konuşalım” diye Erdoğan’ı davet etti..
Erdoğan da dedi ki;
“Bırakın Londra’yı, siz Gaziantep veya Şanlıurfa’ya gelin de Suriye’yi olay yerinde görüşelim..”
Hiçbirinden şu ana kadar bir ses çıkmadı..
…
İYİCE ÇİRKEFLEŞTİLER
Özetle..
Sahada gösterdiğimiz kararlılık ve güç ile oturduğumuz masada, haklı olduğumuz konuda büyük bir “diplomatik zafer” elde ettik..
Bunu ABD bile kabul ediyor, AB yelkenleri suya indiriyor, ama CHP “nayır, nolamaaazz” diye diretiyor..
AB ülkeleri hınçlarını Merih Demiral, Hakan Çalhanoğlu, Enes Ünal, Okay Yokuşlu gibi futbolcularımızdan çıkarmaya çalışıyor..
Örneğin; İtalyan Senatör Roberto Calderoli, "Demiral ve Ünder ülkelerine geri dönsünler" açıklaması yapıyor..
Okay Yokuşlu'ya da İspanya’da “faşist” yakıştırması yapıp, tribünde PKK pankartı açıyorlar..
…
Yani;
CHP de, AB ülkeleri de “kaybetmenin acısı” ile kıvranıyorlar..
Peki siz, “TC vatandaşı” olarak kendinizi nasıl hissediyorsunuz?