Bu ayın ilk günleriydi, “hayvansever” bir arkadaşım aradı..
“Ali’cim son zamanlarda hiç Konyaaltı taraflarına gittin mi” diye sordu ve cevabımı beklemeden devam etti:
“Sokaklarda kediler köpekler yok oldu adeta, eskiden birkaç tane de olsa görürdüm, şimdi göremiyorum..”
…
KÖPEĞE İŞKENCE
Birkaç veteriner tanıdığım var, onlara sordum bunu..
“Evet, Konyaaltı’nda son günlerde sokaklarda kedi ve köpek pek kalmadı” dediler..
Aradan bir-iki gün geçti..
Sosyal medyaya ve haber bültenlerine bir haber düştü..
Konyaaltı’nda belediyenin aracına sokaktaki iki köpek, “boynuna ip bağlanarak ve sürüklenerek” çekiliyor ve yine boynundaki iple sallandırılarak kamyonetin kasasına konuyordu..
Bu haberi gazetemizde biz de yayınlamıştık..
…
Bu görüntülerden sonra hayvansever dernekleri yöneticileri harekete geçti..
Doğruca Konyaaltı Rehabilitasyon Merkezi’ne giderek, Merkez Müdürü Mutlu Karacaoğlu ile görüştüler..
…
SUÇ DUYURUSU HAZIR
Sonra ne mi oldu?
Gelin bunu “CHP’li bir hayvansever”in, savcıya suç duyurusu için hazırladığı dilekçeden okuyalım:
…
07.06.2018 Perşembe günü 15.00 sularında Konyaaltı Siteler Mahallesi 1307 sokakta 07 FMH 22 resmi plakalı (Konyaaltı Belediyesi’ne ait) araçtaki 3 kişi sokakta beslediğimiz 2 köpeğimizi işkence çektirerek (boynuna bağlanmış iple daha sonra zincirle sürükleyerek) araca bindiriyor..
Bir gün sonra (olay sosyal medyaya ve haberlere düştükten sonra) Can Dost Derneği yöneticileri bu köpeklerin akıbetini öğrenmek için RM Müdürü Mutlu Bey’le görüşüyor..
Mutlu bey, köpeklerin iyi olduğunu, bakımları yapıldıktan sonra alındıkları yere bırakılacağını belirtiyor..
İki gün sonra bu defa hayvansever arkadaşımız Erka Zor, “bu köpekler boynu kırılarak öldürüldü” haberini alınca Mutlu beyin makamına gidiyor..
Ve duyduğu laflarla şoka uğruyor..
Çünkü, Mutlu bey diyor ki:
“7 Haziran’da Büyükşehir o mahalde ilaçlama yaptığı için, iki köpek de zehirlenerek, ağzı köpürerek öldü..”
(NOT: Büyükşehir’in kullandığı ilaçlar hiçbir hayvana zarar verecek özellikte değil..)
Erka Zor bunu bildiği için Mutlu Karacaoğlu’na;
1- “Bir hayvan zehirlendiğinde, zehir etkisini hemen gösterir, 3 gün sonra göstermez.. Gayet iyi durumda dediğiniz köpekler nasıl olur da iki gün içinde zehirden ölür” diye sorar..
2- “Bu hayvanların ölümü de gömülmesi de bir prosedüre bağlıdır.. Zehirlenerek öldüğüne dair bir rapor tuttunuz mu, ölüsünü zarar vermeyecek bir şekilde gömdünüz mü, bunları kayıt altına aldınız mı, görebilir miyim” diye sorar..
3- “O köpekleri toplayan görevliler, bu konuda eğitim almış kişiler mi” diye sorar..
Ama, soruları cevapsız kalır..
Bunun üzerine Erka Zor, Savcılığa “suç duyurusu” yapmak için harekete geçer..
Ve yukarıda sizlere özetlediğim beyanların detaylı olarak anlatıldığı bir dilekçeyi avukata hazırlatır..
Bu hafta içinde bu dilekçeyi Savcılığa vereceğini söyleyen CHP’li Erka Zor, “hangi partili olursa olsun, Allah’ın bize emaneti olan bu hayvanlara kötü muamele edeni asla bağışlamam” diyor..
…
BÖCEK NE YAPACAK?
Bu tepkilerin ve suç duyurusunun sonucunda ne olur bilemem..
Ama..
Sonuç ne olursa olsun..
Konyaaltı Belediyesi, “kedi ve köpekleri sokaklardan eğitimsiz görevlilerle işkence yaparak kaldıran, boynunu kırarak öldüren bir belediye” olarak anılmaktan kurtulamayacaktır..
Başkan Muhittin Böcek’in hayvanları sevip sevmediğini ve bu “işkence ile ölüm” konusunda ne yapacağını da merak ediyorum doğrusu..
Bunu bütün hayvanseverler de merak ediyor..