İki gün önce medyada yer aldı..
“Konyaaltı Belediyesi’nin Roma Hamamı’nı korumak için etrafını çitle çevirmesi nedeniyle 7 milyon lira tazminat ödemeye mahkum edildiği” haberini biliyorsunuz..
Bu tazminatla ilgili Başkan Semih Esen’in yaptığı, “hukuki düzen içindeki birtakım çelişkiler nedeniyle böyle olumsuz bir sonuç çıktı” şeklindeki açıklamasını da biliyorsunuz..
Bilmeyenlere de hatırlatmış olduk..
Şimdi mesele şu;
1- Bu çitler çevrilirken, “hukuksuz bir işlem” yapıldığını ve bu işlem nedeniyle bir ceza alacağını 10 yıl önceki belediye başkanı bilmiyor muydu?
Biliyor da, buna rağmen o çiti çevirdiyse bu bir “ihanet” olur..
Bilmiyorsa, “ileriyi göremeyen beceriksiz bir başkan” olur..
Bu Başkan’ın şu anda Büyükşehir Başkanı olduğu düşünülürse..
Sizce hangisi kötü?
2- Mevcut Başkan’ın bir “hukukçu” olarak, “hukuki düzen içindeki birtakım çelişkiler” diyerek olayı geçiştirmesini bu halk yer mi?
CHP’liler yer..
Ama “yemeyenler” de çok, bunu biraz sonra anlatacağım..
3- Konyaaltı Belediyesi’nin ödeyeceği bu 7 milyon lira, “cezayı bile bile uygulamayı yapanlar”ın cebinden mi çıkacak, vatandaşın cebinden mi?
Elbette “vatandaşın” cebinden..
Bu durumda vatandaşın, yani “kamuoyunun” olan-biten ne ise bilmeye hakkı yok mu?
…
‘RANT’ İDDİASI
Peki nedir bu olan-biten?
Uzun zamandır Konyaaltı’nda ikamet eden bir okurum aradı..
Şunları söyledi:
“Belediye tarafından mülk sahiplerine ödenecek 7 milyon lira tazminat konusunda midemi bulandıran şeyler var..
Roma Hamamı’nın bulunduğu arazi ‘özel bir mülk’..
Ve gerekli izin alınmadan veya kamulaştırmadan o arazi içinde hiçbir işlem yapamazsınız..
Bir belediyenin özel mülklere ‘kamulaştırmasız el atma’ konusunda bunun bir ceza olarak geri döneceğini bilmesi zorunludur..
Bence, bu ‘çit çevirme işlemi’ni belediye bilerek yapmış ve arazi sahibine rant yaratmıştır..
Bu olay bizi çok rahatsız ediyor..
Birçok kişi konuyu tartıştık..
Ortak kanaatimiz şu ki; sanki arazi sahibiyle bir anlaşma yapılmış ve o arazi sahibine rant kazandırmak için ‘kamulaştırmasız el atılmış’..
Nihayetinde bu 7 milyon lira bizim cebimizden çıktığına göre..
Belediye Başkanı olayı geçiştirmeden, üstünü de örtmeden hemen, ‘kamu vicdanını rahatlatacak’ bir açıklama yapmak zorundadır..
Yoksa, Konyaaltı Belediyesi üzerindeki töhmetten kendini kurtaramaz..”
…
Bu okurum bunları iddia ettikten sonra, geçmiş döneme ait bazı uygulamalardan da örnekler verdi..
1- “Crowne Otel’in batısındaki dere, şahıslar adına tapulandığı için belediyece ödenecek kamulaştırmasız el atma davası devam ediyor” dedi..
Belediye buradan da ceza alabilir imiş..
2- “Konyaaltı Gürsü Mahallesi’ndeki bir parkta bulunan ve 20 yıldır göz yumulan muhtarlık binası adı altındaki işletme nihayet yıkıldı” dedi..
…
‘BELGE’ VAR MI?
Eğer birilerini suçluyorsanız, elinizde “belgeniz” olacak..
Tamam da; bir değil, 5 değil, 10 değil, onlarca bu tür RANT olayları gündeme gelince, “kamu vicdanı” rahatsız oluyor..
“Adalet” toplumun oksijenidir..
Demokratik hukuk devleti, “adaletin bütün sınıflar için” uygulandığı ölçüde mümkün olabilir..
Eğer siz, “birilerini gözeten bir yönetim anlayışı” ile kamu görevi yaparsanız, halk kendini aldatılmış hisseder ve “adalet” olmadığını düşünür..
Bu da yukarıdaki gibi, “kamu vicdanın rahatsız eden iddialara” neden olur..
Ve kaos çıkar..
…
Şimdi şu soruları sormak zorundayım;
1- Roma Hamamı’nın bulunduğu özel arazide bu “kamulaştırmasız el atma” suçu niye işlenmiştir?
2- Bu suçu önlemesi gereken “hukuk danışmanları” ve başkana bağlı diğer bürokratlar kimlerdir?
3- Buna benzer belediyenin daha başka “hukuksuz uygulamaları” var mıdır, varsa nelerdir?
4- Faizleriyle birlikte 7 milyon lirayı bulduğu belirtilen tazminatı “suçu işleyenler”in ödemesi gerekmiyor mu? Niye belediye ödemek zorunda?
…
ESEN AÇIKLAMALI
Diyeceğim o ki;
Konyaaltı Belediyesi’nin “hukukçu” Başkanı Semih Esen, “hukuksuz” bir işlem nedeniyle belediyenin aldığı 7 milyon liralık cezayı ve yukarıdaki soruları “kamuoyunu rahatlatacak şekilde” açıklamalıdır..
Buna zorunludur..
Bekliyorum..