Muhittin Böcek, “kaçak yapı”da projelerini açıkladı..
640 kilometrelik sahili, 19 ilçesi olan, “turizmin ve tarımın başkenti” olma özelliği taşıyan Antalya için 77 proje açıkladı..
Hemen aklınıza, “Menderes Türel 359 proje açıklıyor diye bunu küçümsüyor musun” diyeniniz olacaktır..
Hayır, küçümsemiyorum..
Herkesin yeteneği de “vizyonu” da farklıdır..
Demek ki; Böcek ancak bu kadar “hayal” edebiliyor ya da Antalya’ya bunları yeterli görüyor..
Ama, asıl dikkat çeken nokta şu;
Muhittin Böcek, rakibinin 359 projesine karşı ortaya sadece 77 proje koyuyorsa, “benden önceki başkan hemen her şeyi yapmış, bana pek fazla bir şey kalmamış” demek istiyordur bence..
Hatırlayın; buna benzer bir lafı CHP’li Mustafa Akaydın da bir toplantıda (istemeye istemeye) söylemek zorunda kalmıştı..
…
İKİ YİĞİT ÇIKTI MEYDANE
Türel’in de Böcek’in de projelerine dikkat ettiniz mi?
Türel’in bitirip-hizmete soktuğu projelerin birçoğunu Böcek, “işte benim projelerim” diye açıkladı..
Birkaç örnek..
…
1- Böcek, “bütün ilçelere arıtma” dedi mesela..
Oysa 19 ilçede 32 arıtma tesisini Türel yaptı-bitirdi bile..
Şu anda 194 mavi bayrak ile Antalya, “dünyada en temiz denizi olan turistik bölge” durumunda..
2- Böcek’in “Kıyı Projesi” diye tanıttığı proje, Türel’in “Sahil düzenlemeleri ve Millet Bahçeleri”nin aynısı..
3- Böcek “Tarımsal Sulamada Elektrik Bedava Olacak” diye açıkladı projesini..
Oysa Türel, yaptığı 2 “güneş tarlası” ile elektriği şu anda üreticiye zaten “bedava” veriyor..
4- Böcek’in “Akıllı Kent Projesi” de Türel’in gerçekleştirdiği ilklerden biri..
5- Böcek’in “üreticiye destek” projesi var, ama içeriği belli bile değil..
Oysa Türel, elektriği bedava verdiği üretici sayısını 7.500’den 30 bine çıkaracağını, “Tarım Marketler” kurarak üreticinin temel girdi ürünlerini yarı yarıya ucuza vererek üzerlerinden büyük bir masrafı kaldıracaklarını çoktan açıkladı bile..
…
Hepsini tek tek sayarak sizleri sıkmak istemiyorum..
Sadece Böcek ile Türel arasındaki “vizyon” farkını görün diye yazdım bunları..
…
İSTEMEZÜKÇÜ ÇARK ETTİ
Bir de, Böcek’in bir projesi daha var ki, aklı başında olan herkes buna çok şaşırıyor..
Biliyorsunuz;
Türel’in, “Kruvaziyer ve Yat limanı Projesi”ne bütün CHP’liler (pardon istemezükçüler) karşı çıkıyordu..
Aynı projeyi Böcek de “ben yapacağım” diyerek kendi projeleri arasında açıkladı..
“Canım, Türel’in yapacağı yere karşıydık, Böcek bunu Büyük Liman’a yapacak” diyenler olacak..
“Fiziki yapısı” müsait olmayan bir yere böylesine büyük bir liman yapılabilir mi, aklınız alıyor mu bunu?
Böyle bir projenin gerçekleşmesi hayali de aşar, “ütopya” olur ancak..
Bu ne demek?
Bunlar, tıpkı Akaydın’ın projeleri gibi, sadece “lafta kalacak projeler” demek..
Yani; “Böcek’in de Akaydın’dan pek farkı olmayacak” demek..
Zaten, 20 yıldır Başkanlık yaptığı Konyaaltı için, “Böcek’in yaptığı bir tane eser gösterin” dediğinizde, kimse bir şey hatırlamıyor..
Konyaaltı’nda “hayal satan” biri, Büyükşehir Başkanı olursa ne satar sizce?
…
PEKİ AMAÇLARI NE?
İzlediğim ve gözlem yaptığım kadarıyla..
Türkiye’de CHP’li adayların neredeyse hepsi bırakın “somut proje” ortaya koymayı, “siyasetçinin sahip olması gereken politik sermaye”den dahi yoksun görünüyor..
“Siyaset yapma” biçimlerinden anladığım kadarıyla..
Büyük bir çoğunluğunun maalesef, “bilgi ve kültür sermayesi” de yok..
Bunlar konuşmalarına da yansıyor zaten, görüyor ve izliyorsunuz..
Soruyorum;
Bu tür başkan adaylarının yerel yönetimlerin başına geçme amaçları, “o şehri kalkındırma, geliştirme ve o şehirde yaşayan insanların yaşam kalitesini artırma” gibi bir niyetleri olabilir mi sizce?
Tabii ki olamaz..
Peki ne olabilir?
Türk halkının en zayıf organı olan “kulaklara” hitap ederek..
Bir sürü içi boş ve bildik politik sözlerle, “çok kısa sürede ekonomik sermayeye ulaşıp sınıf atlamak” olabilir..
Yaptıkları proje açıklamaları, bunu kanıtlamıyor mu?
…
HANGİSİ AĞIR BASIYOR?
Özetle..
Bugün, bu kenti yönetmeye aday olan iki kişiyi terazinin kefelerine koyup, “bakın bakalım hangisi ağır basıyor” diye size göstermek istedim..
Aslında, gördüğünüzü de biliyorum..
Geriye ne kalıyor biliyor musunuz?
Seçiminizi “akılcı” yapmak kalıyor..
Akılcı mısınız yoksa hayalci mi, bunu 1 Nisan’da göreceğiz..