Antalya’da Millet İttifakı’nın aldığı oy Cumhur İttifakı’nın aldığı oydan fazla olunca..
CHP’liler, “Büyükşehir Belediye Başkanlığı”nı çantada keklik olarak görmeye başladı..
…
TÜREL VE ÇAVUŞOĞLU
Böyle düşünmekte haksız değiller..
CHP’lileri böyle düşünmeye, “Cumhur İttifakı partileri, özellikle de AK Parti İl ve İlçe teşkilatları” itti..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan..
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli seçimini kazanmış..
Türkiye, 200 yıldır kendisine “demokrasi” adı altında dayatılan “sömürü düzenini” yıkmış, ayağına geçirilen prangalardan kurtulmuş..
Hem ülkenin günlük işleri, hem de bu seçim için çalışmaktan canı çıkmış..
Ama..
Seçimi kazanmanın sevincini bile tam yaşayamıyor..
Niye?
Çünkü, partisi 301 milletvekili çıkarmayı başaramamış..
Çünkü, partisinin teşkilatları, liderlerinin çalışma temposuna ayak uyduramamış..
Çünkü parti teşkilatları yeterince çalışmamış..
Çünkü parti teşkilatları sahaya inip insanları ikna etme konusunda yetersiz kalmış..
Çünkü parti teşkilatları partiye gönül vermiş-oy vermiş kişileri bile isyan ettirmiş..
Turizmin başkenti Antalya’da bile seçimin bütün yükünü gece-gündüz demeden Dışişleri Bakanı ile Büyükşehir Başkanı taşırken “teşkilatlar” –neredeyse- seyretmiş..
Ve seçim gecesi..
Partisinin manzarasını gören Erdoğan, “kazandık, ama milletimizin bize verdiği mesajı da aldık” demek zorunda bırakılmış..
...
MUHALEFET BAŞLADI BİLE
Eğer bir partide teşkilat yöneticileri Başkan’arına ayak uyduramıyorsa..
O görevde bir dakika bile durmamalıdır..
Yoksa?
Yoksa, (son seçimde olduğu gibi) rakipleriniz sizden daha fazla oy alır, moralleri ve motivasyonları artar..
Bu da onları daha çok çalışmaya, yerelde seçimi kazanmak için gereken neyse onu yapmaya iter..
…
İşte bu nedenle Antalya’da muhalefet, “seçimi kazanmış” havası içinde..
İşte bu nedenle muhalefet, “Büyükşehir’de ve büyük ilçelerde seçimi kesinlikle alırız” diye düşünüyor..
Ve şimdiden çalışmaya başladılar bile..
Hatta..
Ben biliyorum ki, CHP’nin adayı (kendisi öyle söylüyor ve itiraz eden de yok) 2 yıldır bütün ilçelerde Büyükşehir Başkanlığı için çalışma yapıyor..
Gönüllü ve paralı adamlar tutarak, vatandaşı kendisine oy vermesi için ikna etme yolları yaratıyor..
Peki, Ak Parti teşkilatları ne yapıyor?
Erdoğan’ın kazandığı zaferi “kendileri kazanmış” gibi, havalarından geçilmiyor..
“Yerel seçimlere 9 ay var, hemen kolları sıvamalıyız” diyen bir Ak Parti’li teşkilat yöneticisine rastlamadım..
“Prangalardan kurtulduk, artık şahlanma vakti” lafını teşkilat yöneticileri değil, Başkan veya yardımcıları veya milletvekilleri söyler..
Teşkilatlar, “24 Haziran bitti, şimdi sıra yerelde” diyerek 25 Haziran’da start vermeliydi..
Ben böyle bir hareket göremedim, göreniniz var mı?
…
Dünkü yazımda söylediğim gibi..
Seçimin nabzını yoklamak için vatandaşın arasına girdiğimizde, Ak Parti’ye oy verenlerin bile teşkilat yöneticilerini eleştirdiklerini gördüm..
“Bu seçimde Ak Parti’ye benden oy yok” dediklerini gördüm..
“Teşkilatlar da Erdoğan kadar güven vermeli” dediklerini gördüm..
Ve en önemlisi; birçoğunun Ak Parti teşkilat yöneticilerine “Erdoğan sayesinde” tahammül ettiklerini gördüm..
…
UYARMASI BENDEN
CHP’lilere dediğim gibi; Ak Parti’li yöneticiler de zihniyetlerini değiştirmeli, sırtlarını Erdoğan’a dayamak yerine, “rahmetli Hamza Taş gibi, Mustafa Köse gibi, Mevlüt Çavuşoğlu gibi, Menderes Türel gibi” çok çok çok çalışmalılar..
Yoksa?
Büyükşehir’de de, birçok ilçede de seçimi kazanmak hayal olur..
Erdoğan’ın 24 Haziran zaferinden sonra böyle bir mağlubiyet istemezsiniz sanırım..
Unutmayın, bu kentte Ak Parti ve Türel kaybederse, Antalya da kaybeder..
Bunu daha önce yaşadık..
Bir kez daha yaşatmazsınız umarım..