Şarkıcı, söz yazarı ve besteci Yusuf Güney…
Hafta sonu katıldığı bir TV programında, “Mehmetçik’in Barış Pınarı Harekatı’na destek vermeyen sanatçılara tepki gösterdi..
Dedi ki;
“Hem bu ülkenin imkanlarıyla lüks içinde yaşacaksın, hem de vatanın, milletin söz konusu olunca pusacaksın.. Bunun adı ikiyüzlülüktür..”
…
SÖZLER ÖRTÜŞTÜ
15 Ekim’de yazdığım, “Memleket meselesi.. Ve sanatçı kesimi..” başlıklı yazımı hatırlayın:
“Şunu iyice görmüş olmanız lazım;
Sanatçı kesimi, siyaseti siyasetçilerden daha iyi yapıyor..
‘Para’ sanatçılar için o kadar çok önemli ve öncelikli ki..
‘Mehmetçik’e destek verirsem, dizilerde, reklamlarda, filmlerde rol kapamam, beni sahneye kolay kolay çıkarmazlar’ endişesi onlara yön veriyor..
Bu YÖN de, film ve müzik dünyasını kontrol edenlerin olduğu taraf..
Ve bu ‘taraf’ ülke siyasetine nasıl bakıyorsa, sanatçıların büyük kesimi de öyle bakıyor..”
…
Yusuf Güney’in canlı yayın konuğu olduğu programda hemen hemen aynı sözleri söylemesi dikkatimi çekti..
Geçtiğimiz günlerde Akçakale'ye giderek Türk askerine moral veren Yusuf Güney’in, “Barış Pınarı Harekatı'na destek vermeyen ünlüler”e tepkisi sert oldu..
Ve aynı ifadelerin kendini “sanatçı” sayanlara yine bir sanatçı tarafından söylenmesi, “sanat dünyasının iç yüzü”nü de -bir kez daha- ortaya koydu..
Gelin şimdi Güney’e biraz kulak verelim..
En azından, “sanatçının sanatçıya bakışı”nı da ilk ağızdan görmüş olursunuz..
…
LİNÇ ALIŞKANLIĞI
“Akçakale'ye haber vermeden gittim..
Operasyon sırasıydı..
Havan topları geçiyordu..
Oradan paylaşım yaptım, halk Türk bayraklarıyla geldi..
‘Sanatçılardan bir tek sen geldin’ dediler..
Verdiğim konserlerde, ‘36 saat nöbetten geldim, konserinde yorgunluğumu unuttum’ diyorlar..
Linç edilmem alışkanlık oldu..
Bu hükümeti desteklediğim için çoğu konserim iptal oldu..
Yaşamak için gerekli olan gelirin çok altına düştüm..
Devletin bekasına karşı olanları organizasyonlarda görüyoruz..
Mükemmel ev ve arabalara sahip, lüks bir hayat yaşıyorlar..
Bu ülke sayesinde paraları balya balya götüreceksin, ama vatan-millet söz konusu olduğunda pusacak, sessiz kalacaksın..
Yok böyle ikiyüzlülük..
Asıl bu zamanlarda sesiniz çıksın..”
…
İŞTE FAŞİZM BUDUR
Bu noktada, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal’a da kulak vermek gerekiyor..
Ünal da, Barış Pınarı Harekâtı’na destek vermeyen sanatçıları eleştirdi..
Ve “o malum dizi oyuncuları ve bazı komedyenler, bunların hiç birisi izin almadan konuşamazlar ve konuşanları da ağaları linç eder” dedi..
Ardından şunu söyledi:
“Onlar hiçbir konuda tepki gösteremezler..
Harekât’a destek vermeyen sanatçıların sahipleri var..
Ben bu ülkede Kültür ve Turizm Bakanlığı yaptığım için, onları kimlerin susturup kimlerin konuşturduğunu bilen birisi olarak konuşuyorum..
Bunlar teröre terör diyemezler..
Çünkü onların efendileri ne söylerlerse onu yaparlar..
Eğer faşizm arıyorlarsa, işte faşizm tam da budur..”
…
“BÜYÜK” KESİM
Şunu görün artık..
Bütün dünyada sanatçılar ister sağcı, ister solcu olsun, “teröre karşı savaşan devleti” destekler..
Ama bizim sanatçıların büyük bir kesimi..
PKK ile mücadele eden askeri desteklemeye bile çekiniyorlar..
Ünal’ın dediği gibi, “sahiplerinden” tepki görmekten korkuyorlar..
Çünkü HDP-PKK sempatizanı değilse, Erdoğan karşıtı değilse..
Reklamlarda, dizilerde, sahnede yer alamazlar..
…
Sizce bunlar “reyting”i hak ediyorlar mı?