TCK 252 nci maddenin 1. fıkrasında, “rüşvet verme” suçu düzenlenmiştir, Bu fıkraya göre; görevinin ifasıyla ilgili bir işi yapması veya yapmaması için doğrudan veya aracılar vasıtası ile bir kamu görevlisine veya göstereceği bir başka kişiye menfaat sağlayan kişinin dört yıldan on iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı hükme bağlanmıştır.
TCK 252 nci maddenin 2. Fıkrasında, “rüşvet alma” suçu düzenlenmiştir. Bu fıkraya göre; birinci fıkradaki şekilde menfaat sağlayan kamu görevlisi de aynı şekilde (dört yıldan on iki yıla kadar hapis) cezası ile cezalandırılacaktır.
TCK 252 nci maddenin 3. fıkrasında, rüşvet konusunda anlaşmaya varılması halinde suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunacağı belirtilerek teşebbüsün cezalandırıldığı bir “teşebbüs suçu” olduğu kabul edilmiştir.
TCK 252 nci maddenin 4. fıkrasında, “rüşvet alma” veya “rüşvet verme” suçuna teşebbüs halinde yani kamu görevlisi tarafından iş sabine yapılan talebin ya da iş sahibi tarafından kamu görevlisine yapılan talebin kabul edilmemesi hali bu suçlara teşebbüs olarak kabul edilerek birinci ve ikinci fıkralara göre verilecek cezaların yarı oranında indirileceği hükme bağlanmıştır.
TCK 252 nci maddenin 5. fıkrasında, rüşvet alma ve verme suçlarına her ne şekilde olursa olsun aracılık eden kişilerin de sıfatına bakılmaksızın bu suçlardan müşterek fail olarak sorumlu tutulacağı hüküm altına alınmıştır.
TCK 252 nci maddenin 6. fıkrasına göre, rüşvet ilişkisinden dolaylı olarak (üçüncü kişi olarak) menfaat sağlayan gerçek kişiler veya tüzel kişilerin menfaati kabul eden yetkililerini de bu suçtan müşterek fail olarak sorumlu tutulacaklardır.
TCK 252 nci maddenin 7. fıkrasında suçun nitelikli hali, ağırlaştırıcı nedeni düzenlenmiştir. Rüşvet alma veya verme ya da isteme, teklif etme suçlarını işleyen kişilerin fıkrada sayılan “yargı görevi yapan, hakem, bilirkişi, noter veya yeminli mali müşavir” konumunda olması durumunda verilecek ceza üçte birden yarısına kadar artırılacaktır.
TCK 252 nci maddenin 8. fıkrasında, rüşvet alma ya da verme suçunun, fıkra da sayılan kurum, kuruluş, şirket, kooperatif, vakıf veya dernekler adına hareket eden kişilere karşı teklifte bulunmak ya da bu kişilerin talepleri suretiyle işlenmesi halinde de bu kişilerin kamu görevlisi sıfatını taşıyıp taşımadıklarına bakılmaksızın bu kişiler tarafından da işlenmiş sayılacağına ilişkin bir istisna hükmü düzenlenmiştir. Bu fıkra hükmüne göre suçun oluşması için “kamu görevlisi olma” unsuru aranmayacaktır,
RÜŞVET SUÇUNUN MANEVİ UNSURU
Rüşvet suçu kasten işlenebilen bir suçtur. Suçun maddedeki tanımına uygun unsurlarını bilerek ve isteyerek hareket edilmesi gerekmektedir. Rüşvet suçunun taksirle işlenme imkânı bulunmamaktadır.
Rüşvet suçunda zincirleme suç kuralının uygulanabilir. Rüşvet alan veya veren kişinin bir suç işleme kararıyla değişik zamanlarda rüşvet suçunu işlemeleri halinde zincirleme/müteselsil suç kuralı (TCK m. 43/1) gereği uygulama yapılmalıdır. Suç kararının yenilenmesi halinde birden fazla suç oluştuğu kabul edilir.
ADLİ PARA CEZASINA ÇEVİRME, ERTELEME VE HAGB
Yargılama neticesinde hükmedilen sonuç cezanın bir yıl veya daha az süreli hapis cezası olması halinde, mahkeme hapis cezasını TCK 50. maddede yazılı adli para cezasına veya diğer güvenlik tedbirlerine çevirebilecektir.
Cezanın Ertelenmesi, TCK m. 51/1’de; “İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada on sekiz yaşını doldurmamış veya altmış beş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır” şeklinde düzenlenmiştir. Hükmedilecek ceza iki yıl ya da iki yıldan daha az olması halinde, hapis cezası hakkında erteleme kararı verilebilecektir.
Rüşvet suçunda; suçun cezasının 2 yıl veya altında belirlendiği hallerde HAGB kararı mümkündür ancak HAGB kararının verilebilmesi için rüşvet suçundan verilecek olan hapis cezasında indirim yapılabilecek hükümlerin uygulanması da gerekmektedir.
RÜŞVET SUÇUNDA ZAMANAŞIMI-UZLAŞMA
Rüşvet suçu ile ilgili dava zamanaşımı süresi 15 yıldır.
Rüşvet suçu, CMK m. 253 uyarınca taraflar arasında uzlaştırma prosedürü uygulanmasını gerektiren suçlardan değildir.