Tüketicinin ayıplı mal kapsamında; (TKHK m 11)
-Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, (Sözleşmeden dönme bedelin iadesini de içerir),
-Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
-Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
-İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme
olmak üzere dört seçimlik hakkı bulunmaktadır.
Tüketici yukarıdaki haklarını tek taraflı bildirim yaparak kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği talebi yerine getirmekle yükümlüdür.
Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Dolayısıyla bu seçimlik hakların yerine getirilmesinde satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Ancak, üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.
Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değişimi satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirmesi hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir.
TÜKETİCİNİN SEÇİMLİK HAKLARINDAN BİRİNİ KULLANMASI HALİNDE NE KADAR SÜREDE YERİNE GETİRİLMEK ZORUNDADIR?
Tüketicinin ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur.
Ancak, Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliğine ekli “Satış Sonrası Hizmet Verilmesi Zorunlu Olan Tüketici Ürünleri Listesi”nde yer alan mallara ilişkin ücretsiz onarım talebi, bu listede belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir.
Tüketicinin seçimlik haklarından sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda ise ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir.
SEÇİMLİK HAKLARIN KULLANIMINDAN DOĞAN MASRAFLAR KİM TARAFINDAN KARŞILANIR?
Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir.
TÜKETİCİ SATIN ALDIĞI MALDAKİ AYIPTAN HABERDAR OLDUĞU DURUMLARDA SEÇİMLİK HAKLARDAN FAYDALANABİLİR Mİ?
Tüketicinin, satın aldığı maldaki ayıptan haberdar olduğu, yani malın ayıplı olduğunu bilerek satın aldığı veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği durumlarda, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bu durumda tüketici seçimlik haklarını kullanamaz. Bunların dışındaki haberdar olunmayan ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulmalıdır. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur.
AYIPLI MALLARDA ZAMANAŞIMI SÜRESİ NE KADARDIR?
Diğer Kanunlarda veya sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır.
Ayıplı olduğu bilinerek satın alınan mallar hariç olmak üzere ikinci el ürün satışlarında satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz.
6502 sayılı Kanun’un 10. maddesinin 3. fıkrası saklıdır. Maldaki ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.