Gözlerimizi dünyaya açtığımız andan itibaren merak duygusuyla öğrenmeye başlarız. Yaşamımız boyunca gördüklerimiz, duyduklarımız ve okuduklarımız bilgi dağarcığımızı artırır. Günümüz hızla ilerleyen teknoloji dönemi ve bilgiye ulaşmak için bir tıklama yeterli olabiliyor. Araştırmadan, sorgulamadan, kaynağı sağlam olmayan metinlerle bilgi ye ulaşıldığı zannediliyor. Oysa kitap okumak çaba gerektirir.
Evde ailenin birlikte olduğu zamanlarda anne, baba televizyonun veya bilgisayarın başındaysa, elinde telefonla ilgileniyorsa ve çocuğa da “Eline kitap alsana. Neden kitap okumuyorsun?” gibi söylemlerden olumlu yanıt beklemek yanlıştır. Çünkü çocuk rol model olan ebeveynlerinden gördüğünü yapmaya çalışacaktır.
Evde kitap okuma alışkanlığı, kitap sohbetleri yapılırsa, kitap okumanın yaşamın bir parçası olduğu fark ettirilirse çocukta da kitap okuma alışkanlığının gelişeceğini araştırmalar söylüyor. Ayrıca, bebeklikte kendilerine kitap okunarak büyütülen çocuklarında kitap okumaya eğiliminin arttığı gözlemlenmektedir.
Çocukları baskı ve tehdit ile kitap okuma alışkanlığı kazanmalarını beklemek çok yanlış. Çocuklarımıza okumayı sevdirerek, kitap merakı uyandırarak, kültürel gelişim ve bilgi çağını yakalamak için okumanın hava gibi, su gibi, yemek gibi günlük hayatlarının bir parçası olması gerektiği konusunda örnek olmalıyız. Çocukların yanında kitap okuyan modeller bulundukça onların belleklerinde okumak ta büyük yer edinecektir. Bilinçaltına göndereceğiniz bu mesajın etkilerini kesinlikle göreceksiniz. Şunu iyi bilelim biz okumaz isek, çocuklarımız asla okumayacaktır. Çocuklarınızın gözünde elinde televizyon kumandalı, telefonlu veya bilgisayarda gezinen anne babalar olmak yerine elinde kitap olan ebeveynler olmak daha iyi bir etkiniz olacaktır.
Kişi kitap okudukça kelime dağarcığı da artar, kendisini daha rahat ifade der, insanlarla ilişkileri güçlenir, daha sosyal bir karakter kazanır.
Kitap okuma alışkanlığı olan insan düşüncelerini olgunlaştırır. Kitaplar, yeni ufuklar açar. Düşünme, hedef belirleme, yeteneklerini öne çıkarma konusunda destek sağlar.
İnsanın düşünce ve davranışlarındaki olgunlaşma kültürel birikimi ve bilgiyi uygun biçimde kullanma becerisini gösterir. İnsanı bu seviyeye getiren de düzenli okuma alışkanlığıyla mümkündür. Yani kişi kitap okuma alışkanlığı kazanınca kendine güveni, becerisi ve bilgisi de artar.
Kişisel gelişimimiz için güncel yaşamda belirli aktiviteler yapmamız gerekmektedir. Bu aktivitelerden bir tanesini de ise kitap okumak olarak belirlemeliyiz. Sadece günlük 30 dakikalık okuma süresi bile kendimizi bizdeki ve çocuklarımızdaki farklılıkları fark etmemizi sağlayacaktır.
Kitap okumanın faydalarından bazılarını sıralarsak;
- Kitaplar dilin gelişimine ve kelime hazinesinin genişlemesine yardımcı olur,
- Kitap okumak hayal dünyasını genişletir,
- Kitap okumak araştırma yapmaya ve meraka, öğrenmeye yönlendirir. Çevrede var olanları öğretir,
- Kitap okuma alışkanlığı kendimize hedef koymamızı ve zamanı etkin kullanmamızı sağlar,
- Kitap okumak düşündüğünü ifade edebilme ve fikir üretebilme yeteneği kazandırır,
- Başarılı olmak için çalışmak gerektiği gerçeğini öğretir.
Kitap okuma esnasında beyin aktif olarak çalışır. Okumanın sonucu olarak dikkat, anlama ve anlamlandırma, gördüklerini fark etme gibi birçok zekâ fonksiyonu olumlu yönde gelişmektedir.
Okulların tatil olduğu şu dönemde aileler çocuklarıyla kitap okumaya zaman dilimi ayırabilirler. Okullar açık olduğu sürede öğrencilerimiz dersim var, sınavım var bahanesiyle ders kitapları dışında kitaplardan kaçıyor. Ayrıca kitap fiyatlarının pahalı olup alınamadığı düşüncesine de katılmıyorum. Çok uygun fiyatlarla kitaplar alınabildiği gibi kütüphanelere de ulaşmak çok kolay. Yeter ki önceliklerimizin arasına kitap edinme ve okuma alışkanlığını koyalım.
Tekrar ediyorum geleceğimiz olan çocuklarımıza örnek olacak bizleriz. Okuyalım ve okutalım. Örnek olalım.
Rukiye ORHAN
Sosyolog/Eğitim-Aile Danışmanı
ESODER-Eğitim Sorunları Derneği Başkanı