İstanbul Sözleşmesi nedir ve kim açıp detaylıca maddelerini okudu , diye sorsam kaç kişi doğru cevabı verir ? Merak ediyorum.
İstanbul Sözleşmesi denilince direk aklımıza kadın haklarını koruma maddeleri geliyordur, daha fazla içerik ve bilgiye sahip olduğumuzu düşünmüyorum . Daha fazla bilgiye sahip olsa idik bu kadar sosyal medya da karşı çıkılmazdı öyle değil mi.?
Neden duyduğumuz konuları araştırmıyor ve neden bir konu hakkında tam bilgiye sahip olmadan,bir takım topluluk ne diyorsa ona göre hareket ediyoruz?
İstanbul sözleşmesi sadece kadın haklarını koruyan bir sözleşme mi?
Şimdi Türkiye ,İstanbul Sözleşmesinden vazgeçti diye kadın haklarını korumayacak mı ?
Kadına değer vermeyen bir ülke mi olacak ?
Peki öyleyse,
Size soruyorum, madem kadına değer vermeyen bir ülke isek, neden sözleşmeye imzacı olan ancak yürürlüğe sokmayan, reddeden devletler arasında Ermenistan, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Letonya, Litvanya, Moldova, Slovakya, Ukrayna ve Birleşik Krallık bulunmaktadır, hiç düşündünüz mü?
Ben cevabını vereyim.
Çünkü araştırmadan doğruyu öğrenmeden bir takım insanlar ne diyorsa doğrudur dedik ve destekledik.
Öğrendiğim bilgiye göre,
Polonya’nın da eşcinsel grupların toplumsal cinsiyet hakkında ki fikirlerini tüm topluma empoze etme girişimini gerekçe göstererek sözleşmeden çekilmek için adımlar attığı yönünde..
Polonya’da mı şimdi İstanbul Sözleşmesinden çekildiği için kadın haklarını savunmuyor , oluyor bu durumda..?
İstanbul Sözleşmesi Başlangıçta kadın haklarının güçlendirilmesini teşvik etmeyi amaçlayan sözleşme olarak görülse de , Türkiye'nin toplumsal ve ailevi değerleriyle bağdaşmayan, Türkiye örf adetlerinde kabul edilemeyecek maddelerin barınıyor olması ve eşcinselliği normalleştirmeye çalışan bir kesim tarafından manipüle edilmeye çalışılmak istenmesi sizce ne kadar doğru olabilir?
İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı hiçbir şekilde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin 'kadınları korumaktan taviz verdiği' anlamına gelmemektedir. Türkiye, sözleşmeden çekilse de aile içi şiddetle mücadeleden asla vazgeçmeyecektir. Cumhurbaşkanımızın açıklamalarını dinlediğimiz de Türkiye'nin tüm kadınların güvenliğini ve haklarını korumaya devam edeceğini kuvvetli bir şekilde vurgulamakta ve kadına yönelik şiddetle mücadelenin sıfır tolerans ilkesiyle hükümetin gündeminin ilk sıralarında olacağının altını çizmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin sözleşmeden çekilmesi, kadına karşı şiddetle mücadeleden ödün verme olarak yorumlanmamalıdır.
Türkiye, kadına yönelik şiddetle mücadele için yeni reformları da hayata geçirecek ve bunun için çalışmalar da yapılıyordur. Türkiye bundan sonra da tüm kurum ve kuruluşlarıyla toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak çözüm ve önlemlere odaklanacak, bu amaçla yürütülmekte olan çalışmaları güçlendirecektir.
Bence yapılmak istenilen şey kesinlikle İstanbul Sözleşmesi adı altında toplum üzerinde bir psikolojik algı ve manipülasyon..
Bir konu hakkında yorum yapmadan önce detaylıca araştırmanızı tavsiye ediyorum. Körü körüne sosyal medyanın ve bazı mecraların sizi yanıltmasına izin vermeyin.
Sevgiyle kalın.