Birkaç kez başıma gelmesine ya da duyumlarıma istinaden firma ismi belirtmeden konuyu farklı açılardan değerlendirerek dile getirmiştim ancak artık ‘Barkod düşmüş, kargonuz kayıp’ demeleriyle açıkça MNG Kargo’nun ismini verme gereği duydum.
21.yy’da kargo firmaları halen üstüne çıktı şeklinde alınan ve arka yüzü kargo poşetine yapışacak şekilde manuel sistem barkod tasarımlanıyor. Bunu bir tek MNG Kargo değil, diğer kargo firmalarında da görebiliyoruz. Hatta yapıştırılmadan kargo poşetinin arka yüzünde bulunan naylon cebe yerleştirilip kargoların toplandığı alana balık istifi şeklinde sevk ediliyor.
Kargo gönderilirken, göndericinin sorumluluğu iyi bir paketlemenin ardından, doğru adres ve iletişim bilgileri eksiksiz tamamlanarak kargo firmasına devrediyor. Kargo alıcıya ulaşıncaya kadar geçen süre ve işlemler artık tamamen kargo firmasının şirket politikası kapsamında ve çalıştırdığı personelin inisiyatifinde oluyor. Firmanın, kargo alıcıya zamanında ulaşmadığında, kargo firmasının bünyesinde bulunan bir yetkili aracılığıyla alıcıya ulaşıp, (alıcının bilgileri eksiksiz olmak zorunda) ‘kargonuz, şu tarihte, şu şekilde bir aksama sebebiyle zamanında tarafınıza ulaşamayacak ya da kargonuzla ilgili şu işlemleri gerçekleştiriyoruz’ demesi elzem hale geliyor. Tabi alıcıdan evvel gönderici de böyle bir bilgiye ulaştıysa alıcısını bilgilendirmek etik unsurlar dâhilinde önem teşkil ediyor.
Çünkü kargo taşımacılığı iletişimin bir parçasıdır. Önem taşır, önem arz eder.
Maalesef kargoculuk anlayışını sadece önüne gelen pakete istinaden evraklarla değerlendiren ve alıcı-gönderici sorumluluğunu kesinlikle üstlenmeyen, kargo taşımacılığı kurallarını tam olarak algılayamayan personel kadroları ya da kargo firmalarının şirket politikaları yüzünden çok sayıda insan mağdur edilmektedir.
26 Temmuz 2021’de MNG Kargo’ya verilen bir paket, bu tarihte halen elime ulaşmadığı gibi kendi çabalarımla, alıcı pozisyonunda firmayı defalarca kez aramama rağmen, şikâyet oluşturulduktan sonra tarafıma dönüş sağlanması bu sorumsuzluğu da ortaya koymaktadır.
2-3 gün içerinde adrese teslim beyanı veren firma, 2 haftayı aşan süre içinde ne alıcıyla ne de göndericiyle irtibata geçmemiş, kargonun kayıp olduğunu öğrenip, sebebi sorulunca da; “Kargo firmalarında olur böyle şeyler, barkod düşmüş ya da aktarmada kalmış olabilir, tanzim oluşturmak isterseniz, tarafınıza mail gönderelim. Mailde gelen sayfayı doldurup, ürün fatura bilgileri, ürün fotoğrafını da ekleyerek tarafımıza iletin. Sonuç olumlu değerlendirilirse iban numarası isteyeceğiz.” Bu ne demek; ürün faturalı değilse, bir arkadaşınız hediye olarak el emeği göz nuru bir ürün göndermişse ya da el yapımı çok zor şartlarda elde edilen bir ilaç temininde bulunmuşsanız, ürünün karşılığı nakit olarak ölçülemeyeceği için maalesef kayıp kargonuzun size somut olarak bırakacağı bir durum söz konusu bile olamaz.
Günümüz koşullarında ülke olarak sel, yangın, deprem gibi farklı afetlerle mücadele ederken milletçe pandemi dolayısıyla da birbirimizden uzak kaldığımız zaman diliminde ihtiyaçları karşılamak üzere kullanılan taşıma hizmetlerine yoğunluk arttı. Bu bakımdan kargo taşımacılığının önemi uluslararası düzeyde de önem kazandı. İhracat- ithalat operasyonlarında uluslararası taşımacılık kuralları gereği hava-kara-deniz taşımacılığında belirli gümrük kanunları ve prosedür uygulanarak, aracı firmalar tarafından kargonuz emin ellerde oluyor fakat yurt içi taşımacılığında bu durum maalesef ki biraz daha farklı işlem görüyor.
“Barkod düşmüş, bulamıyoruz” demek yerine, umarım kargo firmaları, bu kadar önem taşıyan durumlar söz konusuyken şu barkodları elektronik ortamlarda düzenleyerek daha düzenli taşımacılık sistemlerine ek, kaliteli ve kalifiye, işinde uzman ve gerektiğinde inisiyatif alabilen eğitimli personellerle gerçekleştirirler.