Başarılı ve sağlıklı yaşlanma olanaklarına sahip ülkelerden biriyiz. İlk bakışta insanın inanası gelmiyor ama bir dinle! Başarılı yaşlanma kimsenin tek elinde değildir. Başarılı yaşlanmanın kesin tanımı yoktur. Dolayısıyla herkes kendi yaşlanmasını başarılı veya başarısız olarak nitelendirebilir.
Sağlıklı yaşlanmanın da ne olduğu belli değildir. Çünkü sağlık bedensel, psikolojik ve sosyal boyutlara sahiptir. Dolayısıyla sağlıklı yaşlandığınıza inanıyorsanız, o zaman sağlıklı yaşlanıyorsunuzdur.
Başarılı ve sağlıklı yaşlanma, sübjektif kavramlardır. Başarılı ve sağlıklı yaşlandığınızı düşünüyorsanız, yaşam memnuniyetiniz yüksektir. Yaşam memnuniyeti de sübjektiftir. Sübjektif yaşam memnuniyetiniz ve sübjektif başarılı yaşlanmanız iyiyse, sübjektif yaşam memnuniyetiniz de yükselecektir ve başarılı ve sağlıklı yaşlandığınızı düşüneceksiniz.
Ne kadar güzel değil mi? Her şeyi kafada bitirebilirsiniz. Her şeyi sübjektif algılayabilirsiniz. Başarılı yaşlandığınızı düşünmeye bakınız, o zaman yaşamınızdan memnun kalacak, yaşlılıktan korkmayacaksınız.
Bakmayın siz her şeyi objektif olarak değerlendirenlere. Başarılı yaşlanmanın, mesela gelir ile ilişkili olduğunu söyleyenler, kafanızı karıştırıyor. Her şeyi parayla ölçemeyiz. İnsan yaşlılıkta paraya değil, yaşam memnuniyetine ihtiyaç duyar. Düşün ki yeterli paran var, ama yaşam memnuniyetin yetersiz. Düşün ki paranla tatile çıkabiliyorsun, beş yıldızlı otelde kendine yer ayırabiliyor, dinleniyorsun. Ama buna rağmen yaşamından memnun değilsin. Objektif olarak durumun iyi ama sübjektif açıdan kötü. Demek ki her şey göreli.
Objektif yaşam koşulları yaşamdan memnun kalmak için yeterli değil. Yaşlılığı da göreli kabul et. Hastalanmışsın ne olacak? Sen sağlıklı olduğunu düşünüyor ve buna kalben inanıyorsan, o zaman sağlıklısın.
Yaşlılıkta konutun önemini dile getirenlere aldırma. Konut dediğin taş, tuğla ve çimentodan ibaret. Özü bu. Kimisinin taşı, tuğlası ve çimentosu farklı şekilde yapılandırılmış, adına villa demişler, seninkini farklı yapılandırmışlar, ona da gecekondu demişler. Eğer buna kızacaksan, mimara kız. Tuğla var, taş var, çimento var, ama yanlış karıştırılmışlar. Helvaya benziyor. Un var, şeker var, su var, ama helvayı yapan yapmasını bilmiyorsa, helvanın suçu ne? Helvayı beğenmiyorsan, güzel olduğunu varsay, her şey sübjektiftir. İyi olmuş diyorsan, helva iyidir.
Ruhen de böyle düşünmen sağlıklıdır. Psikosomatik hastalıkların çoğunda somatik (bedensel) açıdan bir şey olmadığı halde psişik açıdan sorun vardır. Kendini bedensel hasta zannedersin, halbuki problemin beynindedir. Ne düşünüyorsan osun. Bu yüzden olduğunu düşünme, olmayı istediğini düşün. Bir süre sonra inanacaksın ve olmadığını olduğun gibi görüp rahatlayacaksın.
Yalnızlıktan mı şikayetçisin? Yaşlı olduğun için yalnızlığa terk edildiğini mi düşünüyorsun? Eğer böyle düşünüyorsan, prensibi kavradın. Yalnız değilmişsin gibi yap. Etrafına bak bir sürü insan var. Aslında hiç de yalnız değilsin. Seksen milyondan birisin. Bunun neresi yalnızlık? Hiçbirimiz yalnız değiliz. Yaşamından memnun olman için işte sana bir sebep daha.
Sübjektif ol, objektif olma! Herkesin gideceği yer aynı. İmtiyaz yok. Tek objektif gerçek budur. Gerisi yalan. Yalan da sübjektiftir. Kimin doğru kimin yalan söylediği belli değil ki. Her şey kafanda. Beyninde üretiyorsun her şeyi. Hayat fani, sen niye illa objektif olmaya çalışıyorsun. Bütün memnuniyetsizliğin senin kendi eserindir. Her insanın kendi yaşamının mimarı olduğunu bilmiyor musun? Sen yaşlı değil misin? Yaşlılık yaşam tecrübesi değil mi? Tecrübelerinden hiç mi ders almadın?
Bak herkes seni mutlu etmek için seferber oldu. Artık biraz da kendi heykelini kendin yont! Al eline çekici vur. Önce kafana. Biliyorsun acılar sübjektiftir. Heykelini yonttukça, ortaya çıkacak olan heykelden, memnun kalacaksın. Emeklilik maaşıymış, yalnızlıkmış, hastalıkmış,
aldırma bunlara. Bak Alzheimer hastalarına, senin gibi yapıyorlar mı? Bu diyardalar ama burada değil gibi yapıyorlar. Memnunlar anlaşılan ki, bu diyara bir daha geri dönmüyorlar. Sen de onlar gibi yapabilir, burada olduğun halde burada değilmiş gibi davranabilirsin. Göründüğün gibi değil, hayal ettiğin gibi ol.
Şimdi bütün hepsini tersten oku, ne demek istediğimi anlarsın.