Yaşlı bakıcısı herkesin yapabileceği bir meslek değildir. Özveri, fedakârlık, ilgi, empati gibi birçok yetenekleri talep etmektedir ve bunları bakım esnasında devreye sokabilme becerisine sahip olmayı gerekli kılmaktadır. Bakıcının bedenini yorduğu kadar ruhunu da etkileyen bir meslek dalıdır. Bu yüzden yaşlı bakıcısı mesleğini seçen kişiler azdır ve birçoğu mesleğin ağır yükünü taşıyamadığı için mesleğini terk etmektedir.
Yaşlı bakıcısı olarak çalışan kişilerde sık rastlanılan sorunlardan biri de yardımcı sendromudur. Birçoğumuzun belki de ilk defa duyduğu yaşlı sendromu nedir? Bakım sektöründe yakından bilinen bu sendrom yaşlı bakıcılarında görülmektedir.
Yaşlı mesleğini seçen kişilerin birçoğu, bu mesleği, kendilerinin de ihtiyacı olan ilgi, ihtimam ve takdir sebebiyle seçmektedir. Kendisinin takdir, ilgi ve ihtimama ihtiyacı olduğunu genellikle bilmemektedir. Fakat bu kişiler güçsüz ve kendilerine bağımlı kişilere yardımcı oldukları için şükran duygusu beklentisindedir. Şayet bekledikleri şükran veya takdir ile karşılaşmazlarsa, o zaman bunun bir sonucu olarak bu kişilerin birçoğu ruhsal bir rahatsızlık olan Burn-out sendromuna yakalanabilmektedir. Bu kişilere nasıl yardımcı olunabilir?
Ruhsal sağlık ve ruhsal sağlığı koruma öğretisi, yani Psiko-hijyen, psişik-zihinsel sağlığı bozan ve ruhsal baskılardan kaynaklanan psişik hastalıklara karşı alınabilecek tüm önlemleri kapsar. Psiko-hijyenin başlıca hedefleri baskı yaratan kaynakların tespiti ve mümkün olabildiğince bertaraf edilmeleri, stres azaltan kaynakların ve stresin sonuçlarına progressive dayanıklılık yaratan olanakların bireye sunumudur.
Yardımcı sendromunun sonucunda ortaya çıkan Burn-out sendromuna karşı önlemlerin toplum, kurum, ekip ve birey olmak üzere dört boyutlu olması gerekir. Her boyutunda farklı hedefler takip edilmektedir. Toplum boyutunda, kamuoyunun bakıcı mesleği konusunda aydınlatılması, bakıcı mesleğinin imajının yükseltilmesi ve bakıcı mesleğini seçen kişilerin takdir edilmesi hedefleri takip edilmelidir. Kurum boyutunda bakıcı mesleğinde çalışan şirket elemanlarının özerkliği ve özgür iradesinin desteklenmesi, iyi bir çalışma atmosferinin yaratılması ve bakıcı mesleğinin anlamlılığının bütünsel çalışma tezleriyle desteklenmeleri yer almaktadır.
Ekip boyutunda iletişim ve iş birliği yeteneklerinin geliştirilmesi, sorun ve çatışma durumları ortaya çıktığında bunlara çözümlerin getirilmesi ve çözümlerin desteklenmesi, mesleki rollere açıklık kazandırılması (görev paylaşımının kesin tanımı) ve grup ya da ekip süpervizyonu olanaklarının sağlanması gibi hedefler yer almaktadır.
Birey düzleminde mesleki gelişim olanakları (seminer, kurs, hizmet içi eğitim) ile personelin mesleki yeterliliğinin arttırılması, kendi kendine yardım gruplarının desteklenmesi, rahatlama tekniklerinin uygulanması (meditasyon, Tai Chi, progresif kas gevşetme teknikleri, otojen egzersiz), psikoterapi ve bireysel süpervizyon gibi bireye yönelik önlemler yer almaktadır.
Ülkemizde yaşam süresinin uzaması bakıma muhtaç yaşlıların çoğalmasına yol açmaktadır. Aileler yaşlısına bakmaktadır, ama aynı zamanda kurumsal bakım altındaki yaşlılar da git gide çoğalmaktadır. Dolayısıyla profesyonel yaşlı bakıcısı mesleğine yönelen bireylerin de çoğaldığı varsayımından hareket etmek gerekir. Önümüzdeki yıllarda yaşlı bakıcısı mesleğinde çalışan kişi sayısının çoğalacağını kabul edersek, o zaman bu kişiler arasında da yardımcı sendromu ve buna bağlı burn-out sendromunun yaygın ruhsal rahatsızlıklar arasına katılacağı dikkate alınmalı ve şimdiden önlemler üzerine düşünülmelidir.