Önemli ve yaygın bir hizmet sektörü alanı olarak turizm, ülke ekonomilerine önemli katkılar sağlamaktadır. Kırsal alanlarda yapılan turizm faaliyetleri ise doğal olarak kırsal alanda yaşayanlar için yeni iş kollarının doğmasına ve yeni istihdam imkanlarının oluşmasına yol açmaktadır. Özellikle kırda yapılan tüm alternatif turizm faaliyetlerinin doğrudan tarımsal üretim faaliyetleriyle ilişkili olmadığını belirtmek gerekir. Ancak tarımsal faaliyetlerle ilişkili ve ilişkilendirilmiş önemli turizm türleri olduğunu da belirtmek gerekir. Konuyla ilgili olarak organik tarım turizmi, çiftlik evi tatili turizmi, yayla turizmi ve sosyal tarım ya da toplumsal çiftçilik turizmi gibi örnekler verilebilir. Burada belirtmek gerekir ki sosyal tarımla aynı anlamda kullanılan bakım çiftliği (care farming), yeşil bakım (green care), şifa çiftliği (healing farm) ve tedavi çiftliği (cure farming) gibi kavramlar da bulunmaktadır.
Tarihsel geçmişi oldukça eski olsa da pek çok ülke için yeni kabul edilebilecek tarımla ilişkili bir turizm çeşidi olarak “Sosyal Tarım Turizmi”, bugün ülkemizde de üzerinde durulması gereken önemli faaliyet alanlarındandır. Sosyal tarım (social farming) gelişmiş ülkelerde bir sosyal destek hizmeti biçimi olarak tarımsal üretimin gerçekleştirildiği aile çiftliklerinde toplumsal amaçlı bir hizmet alanı olarak öne çıkmaktadır. Bu aile çiftliklerinde sosyal, fiziksel ve zihinsel bakımdan dezavantajlı gruplarda yer alan insanlara uygun etkinlik faaliyetleriyle zaman geçirme fırsatı sunulmaktadır. Özellikle bu faaliyet alanında; özel bakıma ihtiyaç duyan insanların hayatlarını sağlıklı bir ortamda sürdürmesine ve toplumsallaşma sürecine yönelik olarak terapi, entegrasyon ve rehabilitasyon amaçlı faaliyetler yürütülmektedir. Bu faaliyetleri yürüten çiftliklerin amaca uygun şekilde disiplinler arası bir çalışma sistematiğine ve iş modeline sahip olacak şekilde kurgulanması ve modellenmesi gerekmektedir. Buna göre oluşturulan yapıda ana aktörler olarak çiftçiler ve özel hizmet uzmanlarıyla birlikte diğer ilgili alanlardan katılan uzmanlarla yürütülmektedir. Bu durum mikro düzeyde çiftçinin ailesi için yeni gelir kaynağı işlevini gösterse de, aynı zamanda makro düzeyde tarımın sosyal sorumluluk alanındaki önemli ve işlevsel rol ve etkisini göstermesi bakımından değerlidir.
Sonuç itibariyle sosyal çiftçilik; gelişmiş ülkelerde kır ekonomisine ve tarımda sürdürülebilirliğe katkı sağlamak yanında, önemli bir kamu politikası (sosyal, kırsal kalkınma, sağlık gibi) aracı olarak da kullanılmaktadır ve bu tür girişimlere yönelik çeşitli destekler söz konusudur.