Giriş
Günümüzün ve yakın gelecekte bilim dünyasının en önemli ve tartışmalı konuları arasında yapay zekânın yazarlık yeteneği (algoritması) olacağına şüphe yok. Bununla birlikte yine bilim dünyasının geçmişten bugüne gündeminde olan ve bilim etiği ihlalini somut olarak ifade eden “hayalet yazarlık” konusu da gündemin başında yer alacak görülüyor.
Burada esasen sorulması gereken temel sorular bulunmaktadır. Bunlar örneğin; “yapay zekâ alanında hızla elde edilen gelişmeler bilim dünyasında ve akademide bilim etiği ihlallerinin yükselmesine yol açacak mıdır? Özellikle hayalet yazarlık gibi bilim insanı tarafından oluşturulmamış ve bilim etiği ihlali ürünün çalışmaların sürecin dışında kalması nasıl sağlanacaktır? gibi sorulardır. Bu kapsamda bugün yapay zekânın açık bir bilimsel ilke ihlali olan hayalet yazarlığın ve diğer ihlallerin güçlendirilmesine ve yaygınlaştırılmasına zemin hazırlayıp hazırlamayacağı hususunun açıklığa kavuşturulması büyük önem taşıyor.
Yapay Zekâ ve Akademi
Kuşkusuz bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımı bilimsel çalışmaların ilerlemesine çok büyük etkiler yapmıştır. Bunula birlikte gelinen noktada bilgi ve iletişim teknolojileri alanında kaydedilen büyük gelişmeler; bilim dünyası için önemli fırsatlar sunmaya devam etmektedir. Ancak bunun yanında önemli riskleri hatta tehditleri de beraberinde getirmektedir.
Bir bilim insanı araştırmaya dayalı bir makaleyi ya da akademik bir metni kaleme alırken; bilimsel ilkelere sadık kalarak ve bilimsel ilkelere uygun olacak bir çalışma sistematiği üzerinden ilerler. Bu izlenen yolun araştırma yöntemlerine ve bilim etiğine aykırı olması söz konusu değildir. Burada benimsenen sistematik; süreç tanımlarını ve amaca ulaşmak için izlenmesi gereken her bir aşamayı içerir ve bu tasarım bir algoritma ile açıklanır. Algoritma ise; aritmetik ile ilişkili olarak bir problemin çözümü ya da yeni bir bulguyu elde etmek yönündeki bir amaca odaklanacak şekilde, tanımlanmış olan sonlu sayıdaki işlem dizisini takip ederek gidilecek yolun tasarımını ve süreç tanımlamalarını içermektedir.
Yapay zekâ (YZ); insan zekâsının işleyişinin bir makine yani bilgisayar tarafından yerine getirecek şekilde programlanarak; insanın düşünme, öğrenme, sahip olunan deneyimi kullanma, değerlendirme, genelleme yapma, sorun çözme ve karar verme gibi bilişsel yani zihinsel yeteneklerinin bilgisayar tarafından yapılabilmesini ifade etmektedir. Yapay zekâ süreç tasarımına yani bir algoritma dayalı olarak çalışmaktadır ve her hangi bir sürecin açıklığa kavuşturulmasına yönelik olarak işlemlerin çıktı odaklı tasarımıdır. Buna göre çözmek üzere odaklanılan bir problem ya da ulaşılmak üzere bir amaç üzerinde çözüm yolunu tasarlamak esastır.
Günümüzde yapay zekânın (artificial intelligence) akademik çalışmalarda, özellikle makale yazımında kaynak tarama ve literatür bildirimi gibi kolaylaştırıcı etkileri belirgindir ve bunu göz ardı etmek mümkün değildir. Buradaki kritik konu “bilim etiğini ihlal etmeyecek bir anlayışla” söze konu araçların kullanımıdır. Ancak günümüzde tartışılan en önemli konular arasında özellikle araştırmaya dayalı olmayan derleme türündeki makaleler için yapay zekâ araçlarını kullanmanın bilim etiği bakımından çok ciddi sakıncalar taşımakta olduğu hususudur. Özellikle yapay zekâ ile ortaya konulan yazarlığın tasarımı yani “Yazarlık Algoritması” bugün bir hayalet yazarlık türü olarak yapay zekânın yazar olarak işlevlendirildiği çeşitli yazılımlara, ürünlere (ChatGPT gibi) dönüşmüş bulunuyor.
Hayalet Yazarlık ve Diğer Etik İhlaller
Bugün bir yanda yapay zekânın akademik metin oluşturmak amacıyla kullanılarak makale ya da kitap yazımı yapması ve yayına dönüştürmedeki etkileri tartışılmaktayken, diğer taraftan akademik ilke ihlali olarak geçmişten bugüne devam eden “bir yazarın başka bir kimsenin duygu, düşünce ve yaklaşımlarını esas alan bir anlayışla onun adına bir metni kaleme alma durumunu ifade etmek amacıyla kullanılan “hayalet yazarlık (ghost authorship)” konusu da gündemdeki yerini koruyor. Hatta hayalet yazarlık bir araştırma çalışmasına, makaleye, metne, rapora, kitaba ya da genel olarak bir esere katkı sağlamış kimsenin yazarlar arasından çıkarılması ya da yazarlar arasında gösterilmemesi şeklinde de görülebiliyor. Tabii burada bir kez daha vurgulamak gerekirse; hayalet yazarlık yanında “hediye yazarlık ve misafir yazarlık (gift-guest authorship)” gibi konular da bilim etiğine ve bilim insanı ahlakına aykırılık arz etmektedir.
Sonuç ve Öneriler
Akademinin güvenilir kale olarak devamını sağlamak üzere, akademide yer alan hiçbir bilim insanının ne hayalet yazarlığa soyunması ne de hediye veya misafir yazarlığa ortam hazırlaması düşünülemez. Bilimin doğası gereği bilim etiğine sadık kalmak her bilim insanının olmazsa olmazıdır! Bu kapsamda akademinin güvenilir kale olarak devamını sağlamak üzere çeşitli öneriler geliştirmek zorunluluğu bulunmaktadır. Buna göre; öncelikle bilim insanı yetiştirme süreçlerinin bilim etiğini ihlal etmeyecek bilim insanları yetiştirecek bir işlevsel eğitim programı ile temellendirilmesi gerektiğini belirtmek gerekir. Aynı şekilde bilim etiğini ihlal etmeyi önleyici kurallar çerçevesinde, akademide YZ kullanımının bilim etiğini ihlale yol açmayacak şekilde kontrol altına alınması sağlamak ve araştırma, makale ve diğer tüm seçeneklere ait süreçlerin denetlenebilir hale getirilmesi gereklidir. Yine özellikle YZ algoritmalarının oluşturulmasında ortaya çıkacak sorunları bertaraf etmek için, bilim etiğini koruyacak ve kollayacak şekilde her ülkenin kendi iç mevzuatını oluşturması ve etkin şekilde yaptırımları uygulaması; her yayın grubunun konuyla ilgili olarak önlemlerini artırmasına yönelik olarak etik ihlali saptamaya yönelik yapay zeka destekli yazılımlara yatırım yapması; bilimsel çalışmaların yürütülmesi ve esere dönüştürülmesinde bilim etiğinin “olmazsa olmaz” olduğunun güçlü bir küresel inisiyatif ile sahiplenilmesi yönünde çalışılmalıdır.