Türkiye, Dünya Devler Liginde önemli bazı sektörlerde son yıllarda önemli ölçüde rekabet eder hale gelmiş, başarı elde etmiştir. Bunu sağlarken AR-GE’ye ayrılan kaynaklar başta olmak üzere doğru stratejilerin izlenmesinden ve pro-aktif müteşebbis gücünden, yani nitelikli insan kaynaklarından yararlanılmıştır. Bu durumda Türkiye’nin Dünya Peynir Şampiyonlar Ligi’nde nasıl başarılı olacağına yönelik tartışmalarda da ilk olarak benzer araçların dikkate alınması gerektiği söylenebilir.
Peynirde Dünya Şampiyonu Olmak Önemli!
Durum böyleyken acaba “Dünya Peynir Şampiyonlar Ligi”nde nerelerdeyiz ve uluslararası ticarete konu olan peynir üretim sektöründe iddialı hale gelmek için neler yapmalıyız?
Evet, öncelikle Türkiye’nin güçlü yanlarının başında 200 kadar peynir çeşidiyle dünyanın sayılı ülkelerinden biri olduğu gerçeği üzerinde durmak gerekir. Bunun ise sektörel bakımdan yüksek bir avantaj ve gelişme potansiyeli ifade ettiğini ve yeni pazarlara girmek bakımından avantaj sağlayacağını anlamak gerekiyor.
Burada sektörle ilgili olarak yapılması gereken önemli konular bulunmaktadır. İlk olarak ölçülebilir bir hedef belirlemek ve sürdürülebilir bir vizyon ortaya koymak doğru olacaktır. Esasen mevcut zengin peynir çeşitliliğinin kalite yönetim anlayışıyla ve teknolojiyle buluşturulması gereklidir. Bunun yanında özellikle uluslararası pazarda güçlü olmak için uygun çeşitlerin mutlaka coğrafi işaret ve/veya organik üretim sertifikalandırma süreçleriyle desteklenerek marka ve “Türk Peyniri” imajının güçlendirilmesi yönünde çalışılması yararlı olacaktır.
Dünyanın En İyisi Olmak!
Kuşkusuz pazarda güçlü olmak ve rekabet edebilmek için tanınırlık ve tanıtım önemli yararlar sağlamaktadır. Bunu sağlamanın ise çeşitli sertifikasyonlara sahip olmak, reklam yapmak ve yarışmalarda başarılı olmak gibi bilinen çeşitli yöntemleri bulunmaktadır.
Bugün dünya genlinde yerel ve ulusal yarışmalar dışında uluslar arası düzeyde nitelikli çeşitli yarışmalar yapılıyor ve yarışmalarda alınan dereceler kazanan firmalara “değer yüklüyor” ve “tanınırlığın artmasına ve sektörel etkileşime” katkı sağlıyor.