İklim değişikliği tehdidine karşı alınan önlemler, sıfır karbon salınımını destekleyen teknolojideki gelişmeler ve teknolojilerin yaygınlaşmasındaki ivme ve kararlılık arz eden tutumlar ve geliştirilen stratejiler; ikibinli yıllarda mavi gezegenin daha güvenli ve refah içinde olacak bir evreye geçeceği konusunda ciddi ümitler sunuyordu. Ancak üst üste gelen ve daha önceden öngörülemeyen Kovid-19 ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi tehditler olumlu beklentilerin bir bakıma rafa kalkmasına yol açmış görünüyor.
Hangisi güncel? İstanbul mutabakatı mı? yoksaYeşil Mutabakat mı?
Şu bir gerçek ki tarihi dönemler yaşıyoruz. Aslında bu bir ilk değil ve tarihte hep benzer sarsıntılar olmuştur. Öyle ki bazen gündemin ilk maddesi olarak yer alan konular beklenmeyen bir gelişmeyle ortaya çıkan bir tehdidin etkisiyle, ne kadar önemli ve değerli olsa da gündemden düşmüştür ve bugün olduğu düşmektedir.
İşte bir bakıma Avrupa Birliği “Yeşil Mutabakat” konusu tam da böyle olmuştur. AB Yeşil Mutabakat (GreenDeal) konusunu gündeme getirerek, gelecek 30 yıl için AB ile ticarette yeni standartları belirleyip ve ciddi kurallar koymak ve uygulamak yönünde tedbirler geliştirmişken, önce Kovid-19 ve sonra Şubat 2022’de ortaya çıkan Rusya-Ukrayna savaşıylagündemini güncellemek durumunda kalmıştır.
Özellikle son birkaç 10 yıldan beri yapılan projeksiyonlar küresel iklim değişikliğinin tehditlerine karşı konu üzerinde odaklanmayı zorunlu kılmış, ülkeler yeşilde buluşmak yönünde bir inisiyatif ortaya koymuş ve 2050 yılında “sıfır karbon” hedefine sarılmıştı.
Günümüzde ortaya çıkan söz konusu tehditler küresel gıda güvenliği vetarımsal üretiminin gündemin merkezinde yer almasına yol açmış ve bu olguların olumsuz etkilerinin devam edeceği görünüyor.