Geçtiğimiz günlerde Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden bir açıklama geldi.
‘Resmi plakalı otobüsleri Büyükşehir kendi işletecek.’
Ve özellikle vurgulama yapılarak, ‘Şoförler tüm haklarıyla Büyükşehir bünyesine geçecek.’
Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Antalya Ulaşım A.Ş. bünyesindeki belediye ait siyah plakalı resmi otobüslerin Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama ve Raylı Sistem Daire Başkanlığı tarafından işletileceğini açıkladı. Başkan Böcek, çalışanların da maaş ve tüm özlük hakları korunarak Büyükşehir Belediyesi’ne geçiş yapacağını söyledi.
Zannedersiniz ki Antalya Büyükşehir Belediyesi Halk Otobüsü şoförlerine dünyayı bağışlıyor.
Gerekçe ne dersiniz?
Basın açıklamasında şu ibarelere yer verilmiş: Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Cansel Tuncer de 2018 yılında alının meclis kararına istinaden belediyeye ait otobüslerin işletilmesinin belediye ait Ulaşım A.Ş. şirketine devredildiğini hatırlattı. Tuncer, şu bilgileri verdi: “Son üç yılda pandemi dönemiyle birlikte yolcu sayılarının yarı yarıya azalması, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz ortamında akaryakıt, yedek parça gibi masraflarının çok yükselmesi nedeniyle toplu ulaşım belediye tarafından sübvanse edilmekteydi. Ancak Sayıştay denetimlerinde belediye ulaşım şirketi tarafından işletilmekte olan otobüslere ait akaryakıt giderlerinin belediye bütçesinden karşılanması mevzuat açısından uygun görülmemiş ve kamu zararına yol açacağı belirtilmiştir. Kamu zararı oluşturmamak adına 2018 yılında devrettiğimiz siyah plakalı otobüslerin Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı bünyesine alınarak belediye tarafından işletilmesine karar verilmiştir.”
Bilgilendirme beni öyle bir doyurdu ki zannedersiniz patlayacağım.
‘Becermedik’ demek de bir erdemliktir.
‘Elimize yüzümüze bulaştırdık yeni bir takım arayışlara girdik’ demek de açık sözlülüğün ta kendisidir.
Ne demek, ‘Yasal zorunluktan dolayı.’
Adama, ‘Özrün kabahatinden büyük’ derler.
Bu millet Antalya şehir içi ulaşımda ne yaşadıklarını iyi biliyor.
Saatlerce duraklarda bekleyip, dolu gelen otobüsü görünce kafasın dökülmüş kızgın su misalini yaşadığını hissediyor.
Antalya’nın ulaşım sektörü can çekişiyordu dilerim 4 yıl aradan sonra böyle bir uygulamaya mecbur kalınmasının semeresini o otobüsleri kullanan Antalyalılar görür.
Ne demiş Başkan Muhittin Böcek, “Kimseyi mağdur etmeden 558 personelimizin geçiş süreceğini gerçekleştireceğiz. Yasal bir zorunluluktan dolayı bu geçişi yapıyoruz. Sizler benim yol arkadaşımsınız. Sizin de geleceğinizi düşünmek benim boynumun borcudur. ‘Söz Muhittin Böcek sözüdür’; haklarınızı aynı şekilde koruyup kollayacağız. Sizlerin güler yüzünüzle Antalya’da taşınan vatandaşlarımızı mutlu edeceğinizden en ufak bir şüphem yoktur.”
Ver gazı ‘Ya tutarsa.’
Kendisinin de ulaşım sektöründe uzun yıllar çalıştığından dem vurmuş Böcek başkan.
Daha bir hafta evvel aynı vurgulamayı ben yapmış, ‘Antalya şehir içi ulaşımının nereden nereye geldiğini görmek istiyorsan halkın arasın karış. Normal yolcu gibi kullan belediye halk otobüslerini’ çağrısını yapmıştım da, başkan bunu da basın toplantısında araya sıkıştırıveriyor.
Bana da yıllar boyu her telefon açışında lafa, ‘Havva ablanda yanımda, selamı var’ cümlesiyle başlardı.
Şoförlere, ‘Ben de sizin içinizden geldim’ de.
Politikacılara, ‘Ben 30 yıllık siyasetçiyim cakasını sat.
O siyah plakalı şoförleri sen İnsan Kaynakları Daire Başkanlığına bağılı, belediye şirketine mi aldın yoksa belediyenin asil kadrosuna mı?
Açıkça söyle ki millet hayal dünyasında gezmesin.
Bana göre bu operasyon Ulaşım A.Ş yani belediyenin bir başka şirketinin Yönetim Kuruluna yapılmış bir operasyondur.
Kısacası Başkan Deniz Filiz’e.
‘Güvendik, teslim ettik ama beceremediler’ diyemezler.