FİTNE: karışıklık, kargaşa, geçimsizlik, huzursuzluk anlamlarına gelir. Bir sıfat olarak fitneci kelimesi ise arabozucu, karıştırıcı, fitne çıkaran (kimse) anlamındadır.
Daha derli toplu bir anlam cümlesi kuracak olursak; bir kişinin eylemlerinin bireysel ve toplumsal olarak kargaşaya, kin, nefret ve kötülüklere sürüklemesi halidir. Birçok haramın işlenmesine zemin hazırlar. İnsanların huzur ve güvenini yok eden bir etkiye sahiptir.
Fitne ile bir toplumu silah kullanmadan köle yapmak mümkündür. Bizlere düşen bu konularda uyanık olmaktır. Şimdi biraz daha ayrıntılı bilgi aktaralım.
Fitne kelimesinin Kur’an'da şu manalarda da kullanıldığını görüyoruz:
-"Saptırma" (Âl-i İmrân,3/ 7, İsra 17/73)
-"Azap" (Sâd,38/ 24)
-"Yakmak" (Hadid,57/ 14)
-"İşkence" (Nahl, 16/ 110)
-"Fenalık yapmak" (Nisa, 4/ 101)
-"Belaya Uğratmak" (Bürûc, 85/10)
-"Delilik" (Kalem, 68/6)
-"Şirk ve tefrika" (Bakara,2/ 193)
-"Kargaşa ve Ölümü temenni ettiren hal" (Bakara, 2/191)
-"İman zayıflığı-Küfür" (Enfal, 6/ 73)
-"İsyan-Muhalefet" (Tevbe,9/ 49)
Kur’an-ı Kerim’de böyle değişik manalarda kullanılmış olan fitne kelimesi dilimizde insanlara fenalık yapmak, onları belaya uğratmak ve genelde toplumda kargaşa çıkarmak gibi kötü fiil ve davranışlar için kullanılmaktadır.
İnsanoğlu kendi huzurunu kaçırma konusunda da çeşitli yollar bulmakta pek de zorlanmamaktadır. Fıtratımızda var olan bir dengenin ürünü gibi sanki. Yaratıcımızın zıtlarla donattığı insanın klasik sapmalarından bir örnek gibi.
İnsanın bu yönünden dolayı Rabbimizin bizi uyardığı davranışlarımıza bir bakalım.
-Suizan, Dedikodu ve Gıybet:
“Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir” (Hucurât, 49/12) buyurulmaktadır.
Gayet açık. Zannın bir kısmından kaçınacağız. Kusur araştırmayacağız. Arkadan konuşmayacağız. Allah’a karşı gelmemek için de tövbe edeceğiz.
-Laf taşıyıcılığı mesleği:
“Ey iman edenler! Eğer fâsığın biri size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.” (Hucurât, 49/6).
Birisi size başkalarından laf getiriyorsa biliniz ki sizden de götürüyordur. Bu açıdan bu tür taşıyıcıları ciddiye almayın ki ortalık biraz daha sakin olsun.
-Kötü söz yerine en azından susmak:
“Kim Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsa, hayır söylesin veya sussun (faydasız veya zararlı söz söylemesin).” İbn-ı Mace, Fiten,12. II, 1313.
Diğer bir hadiste de Hz. peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:
“(Kâmil) Müslüman, diğer Müslüman kardeşlerinin elinden ve dilinden zarar görmediği kişidir. Mümin de insanların canları ve malları konusunda kendisine güvendiği kişidir.” Tirmizi, İman, 12. V, 17.Nesai, İman, 8. VIII. 105.
-Yalan söylemek:
“Doğruluk (insanı) hayra götürür. Hayır da cennete götürür. Kişi doğru konuşa konuşa, Allah’ın yanında doğru kişi olarak yazılır. Yalan ise kötülüğe, kötülük de ateşe götürür. Kişi yalan konuşa konuşa Allah’ın yanında yalancı olarak yazılır.” Müslim,Bir, 103. III, 2012-2013.
- Koğuculuk
Bu konuda Kur’an-ı Kerimde şöyle buyrulur:
“(Resûlüm) Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan laf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecaviz, günaha dadanmış…kimselerden hiçbirine boyun eğme” (Kalem, 68/10-12)
-İkiyüzlülük (Nifak)
“Kıyamet günü, insanların şerlileri arasında iki yüzlüleri bulursun; onlar ki, şuna gelir bir türlü söyler, diğerine gider başka türlü söyler.” Buhari,Edeb, 52. VII, 87.
Bu ayeti unutmak ve gereğinden uzak davranmak toplumları felakete götürür:
Fitne öldürmekten daha şiddetli, büyük bir suçtur.” (Bakara, 2/191,217).
İşte değerli okurlar, toplumun huzurunu çalan, insanı insandan soğutan, insanı insanlıktan çıkaran hastalıklı davranışlardan uzak durmak her ahlaklı insanın en önemli vazifesidir.
Başımıza gelen olumsuzlukların birçoğunu sebebi bizim insanoğlu olarak ahlaksız ve haramzade davranışlardan uzak durmak zorundayız.
Aksi durumda fitne ve fitnecilik normal bir hayata döner ve öylece kalır ki bu sadece insanlığın felaketi olmaz bütün dünyanın felaketine dönüşür.
Unutmayalım ki işlerinin ve hayatlarının bozukluklarından dolayı üzerine felaket gelen nesil olmak inanan bir Müslüman olarak en kötü sonucu yaşayan bedbaht bir nesil oluruz. Bundan daha kötü bir karne olamaz.
Sizlere insanlık ve dünyamız için temiz hava gibi bir öneme sahip fitnesiz bir hayatı Rabbimden temenni ederim.
Her biriniz hoş olunuz, hoşça kalınız, huzur üretiniz, huzurlu olunuz ve Allah’a emanet olunuz.
Muhterem Hocam, Allah razı olsun. Yine çok güzel bir konuya, can alıcı örneklerle değinmişsin. Allah ilmini arttırsın, ilmiyle âmil o***lardan eylesin.