Onbeş mart 2019’a dair…
bir ezan sesi duydum
taa uzaklardan
barışa çağıran!
sonra masum insanları
hayal ettim
yediden yetmişe
çağrıya, kurtuluşa koşan,
sonra bir silah sesi!
ve namludan çıkan mermi
dört yüz kilometre hızla
tam aklıma saplandı,
benliğim sarsıldı
aklım durdu!
götürdü bir anda bin yıl geriye
Sultan Alparslan’dan Osman Bey’e
Sultan Fatih’ten Kanuni’ye
Abdülhamid Han’dan Gazi Mustafa Kemal’e
gittim geldim
lakin bilemedim…
ne vicdan ne akıl erdi
olanı anlamaya
kavramlar yetmedi
yapılan katliamı,
caniliği tanımlamaya.
eski dünyanın köhne aklı
yazık ki yeni dünyayı onbeş martta esir aldı,
ve ne yazık ki yeni dünya, Yeni Zelanda da sınıfta kaldı…