Siyaset kurumuna olan güven giderek azalıyor. Bunu sadece ben söylemiyorum, yapılan araştırmalar da ortaya koyuyor. Türkiye’de en güvenilir kurumlar sıralamasında siyaset kurumu en alt basamaklarda…
Kişisel olarak ben siyaset kurumuna olan inancımı zaten yıllar önce kaybettim. Artık hiçbir siyasi parti, oluşum, yapı bana güven vermiyor, umut vermiyor…
Siyaset kurumundaki bu ciddi güven kaybının yansımalarını seçim sonuçlarında görüyoruz. Dikkat ederseniz son yıllarda her seçimde ‘kararsız’ kitlenin oranı daha da artıyor. Son genel seçimde ortaya çıkan sonuç da bunun bir göstergesi. Bir tarafta 20 yılı aşkın iktidarda olmanın yıpranmışlığıyla, metal yorgunluğuyla AK Parti’nin içinde yeraldığı Cumhur İttifakı, diğer tarafta normal şartlarda asla biraraya gelmeyecekken ‘kazanmak’ uğruna aynı masa etrafında buluşan Millet İttifakı’ndaki partiler. Bunca yıpranmışlığına, ekonomideki olumsuzluklara rağmen muhalefet cephesi iktidarı yıkamıyor. Niye ? Çünkü muhalefet seçmene güven vermiyor. Güven veremediği için de bunca yıpranmışlığına rağmen ne iktidardan oy devşirebiliyorlar ne de kararsız kitleyi çekebiliyorlar.
Neyse, geneli bir tarafa bırakalım. Önümüzde bir yerel seçim var. Henüz seçime 5 aya yakın bir süre olsa da şu günlerde her partide her belediye için göreve hazırlanan birçok isim ağızdan ağıza, kulaktan kulağa fısıldanıyor. Kimileri medyada yeralıyor, kimileri, ‘karar vericiler’ nezdinde alttan alta çalışma yapıyor. Yani her şey seçim sürecinin doğasına uygun devam ediyor. Hangi belediyeyi hangi parti kazanır, kim nereye aday gösterilir şimdiden bilmemiz elbette mümkün değil. Ancak şunu söyleyebilirim; Bu seçiminde bana göre ilk kriteri ‘hizmet ve güvenilirlik’ olacak. Mevcut başkanların bugüne kadar ortaya koyduğu performans hiç şüphe yok ki geleceğe dönük en önemli belirleyici olacak. Bunun yanısıra ilk kez başkanlığa aday olanlarda ise önce ‘güvenilirlik’ aranacak. Seçmen, adayın hangi parti çatısı altında olduğundan ziyade buna bakacak…
Meseleye bu zaviyeden baktığımızda her belediyeye bir iki isim bizimde aklımıza geliyor elbette. Süreç içerisinde zaman zaman bunları köşemde dile getireceğim. Şimdilik sadece örnek olması açısından bir isimden bahsedeyim. Avukat Rıdvan Yıldız, bu kentin en çok tanınan, sevilen simalarından biridir. Ağır Ceza davalarının en başta aranılan ismi olan Yıldız, hukuki başarısının yanısıra, insani ilişkileri açısından da turizm kentinde geniş kitlelerce sevilen, sayılan biridir. Sevilip sayılmasında en önemli etken ise dürüst, sözüne itibar edilir ve tuttuğunu koparır bir kişilik olması.
Aslen Bursa’lı olan Rıdvan Yıldız aynı zamanda asker kökenli. 1979 yılında Kara Harp Okulu’nu bitirip ‘Ekonometri’ dalında lisans diploması alarak teğmen olan Yıldız, ordudayken okuduğu hukuk fakültesinden mezun olup hukukçu kimliğiyle de Kara Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde üst düzey görevlerde bulunmuş bir isim. Ankara Hukuk Fakültesi'nde yüksek lisans (master) yapan ve 1998 yılında binbaşı rütbesiyle emekli olan Rıdvan Yıldız, Devlet Övünç Madalyası almış birisi. Emekliliği sonrası Antalya’ya yerleşerek avukatlık yapan Yıldız, Akdeniz Üniversitesi'nde de bir süre Uluslararası İlişkiler dersi vermiş.
Görüldüğü gibi dağarcığı bir hayli dolu.
Bilmeyenler için söyleyelim, siyaset kulvarında da yeni değil. Siyasi hayatının ilk döneminde DSP il yöneticiliği ve CHP den Muratpaşa meclis üyeliği yapan Yıldız, geçmiş dönemlerde Muratpaşa, Manavgat, Side, Finike belediyelerinde imar hukuku konularında başkan danışmanlıkları yaptı. İYİ Parti kurucu il yönetim kurulunda yeralan ancak bir süre sonra ilkelerine ters düştüğü için İYİ Parti’den ayrılıp yuvaya, CHP’ye dönen Avukat Rıdvan Yıldız, iyi derecede İngilizce ve orta derecede Rusça biliyor.
Başa dönecek olursak, ne demiştik? Bu seçimin ilk kriteri ‘güvenilirlik’ olacak.
İşte önümüzde böyle bir profil var.
Yaşadığı Konyaaltı’na böyle bir belediye başkanı yakışmaz mı ?
Ne dersiniz?...
Sayın Rıdvan Yıldız ülkemizin her yerinde sözü geçerli, tanıdık olsun olmasın halkın her kesimine karşı yardım sever, misafir Perver, eğitim ve aileye önem veren değerli bir vatandaş olmakla birlikte Cumhuriyet aşığı, Halkla bütünleşmiş Halkçı, Demokratik, Laik, Atatürk ilke ve inkilaplarınin savunucusu dürüst bir kişidir. Bu güne kadar Antalya için seçilecek ve aday gösterilecek en iyi en güzel insandır. Umarım Antalya siyaseti ve Antalya halkı değerini bilir bu seçimlerde.