Selamlar herkese benim güzel ailem. Umarım keyfiniz yerindedir ve sağlıklı beslenmeye özen gösteriyorsunuzdur. Aslında pek çok kez dile getirilen bir konudan bahsedeceğim sizlere bu hafta. Konumuz ödem problemi. Yanlış bilinen pek çok uygulama olsa da yapabileceğimiz neler var şöyle bir göz atalım.
Etrafımızda muhakkak şişkinliklerinden bahseden bireylerle karşılaşmışızdır. Hatta bazen bu şişkinlikleri hisseden kişi biz oluruz. Birçok kişi bunlar hakkında bir uygulama yapma ihtiyacı hissetmese de bir kısmını bu durum oldukça rahatsız edebiliyor. Kişiden kişiye böyle bir fark olmasının sebebi ise tahmin edeceğiniz üzere her bireyin farklı metabolik özelliklerde olmuş olması.
Ödem problemi sadece metabolik/fizyolojik karakterinize bağlı değil aynı zamanda var olan bazı hastalıklardan kaynaklı da ortaya çıkabilmekte. Örnek verecek olursak en sık ödem problemi yaşayan bireyler aslında tiroid hastası olan bireyler. Özellikle de hipotiroidi.
Beni tanıyan danışanlarım bilir ki ben ödemle ilgili en önemli silahın her zaman yeterli su tüketimi ve yeterli fiziksel aktivite olduğunu savunurum. Ancak bu yardımcı birkaç unsuru görmezden geldiğim anlamı taşımıyor elbette. Yine fazlaca merak edildiği için bu yardımcı unsurlardan bahsedeceğim sizlere. Ancak şunu belirtmekte fayda var; eğer ki hipertansiyon, diyabet, böbrek yetmezliği gibi hastalıklara sahipseniz bu yardımcı uygulamaların dozunu kaçırmamakta fayda var. Aynı zamanda gebeler de ödem atmak için bu yardımcı uygulamaları değil yeterli su tüketimi ve biraz yürüyüş yöntemini denemeli. Ek olarak tabii ki emzikliler grubunu unutmuyoruz. Onların da aşırı sıvı kaybetmesi istediğimiz bir şey değil. Bu yüzden ödem kaybı için uygulanacak bu yardımcı uygulamaları tercih etmemeleri; ediyorlarsa da abartmamaları çok önemli bir tavsiyemdir.
Diyet yapan bireylerde son yıllarda çok sık gördüğümüz şeylerden birisi de detoks suyu adı altında suyun içerisinde bazı bitkilerin bekletilerek gün içerisinde tüketilmesi olayı. Etkisi kesinlikle yoktur diyemeyiz elbette. Ancak gerçekten etkisini doğrudan o bitkiler mi sağlıyor? Yoksa insanları daha çok su içmeye teşvik ettiği için fazla sıvı alımıyla birlikte insanlar ödem mi kaybediyor? Bir diğer konu ise suyun içerisinde bitkisel bir ortam yarattığınızda bu ortamla beraber meydana gelebilecek bakteriyel üreme durumudur ki bitkilerin tamamen steril bir şekilde suya atıldığını pek tabii hiçbirimiz düşünmüyoruz. O yüzden bu uygulamalardan ziyade günlük su tüketiminizin yeterli olması bence en önemlisi.
Suyun içerisine atılan bitkiler etkili olmasa da demlenebilen bitki çayları bu konuda diüretik etki sağlayarak ödem atılımını kolaylaştırabilir. Daha öncesindeki yazılarımda ödem atımı sağlayabilecek bitki çaylarından bahsetmiştim. Bu yazımda ise ödem atımı konusunda bize oldukça faydası olan ananastan bahsedeceğim.
Ananas özellikle ortasındaki sert yenmeyen kısım ile tam anlamıyla fazla ödemlerinizi göndermeye yardımcı bir meyve olarak dünyaya gelmiş adeta. Eğer suda bekletmek istiyorsanız işte bu kısmı biraz suda bekleterek tüketmeniz ödem kaybınızı gerçekten kolaylaştıracaktır. Aynı zamanda günde 1-2 porsiyon ananas tüketimi de oldukça yardımcı olacaktır. Ayrıca bünyesindeki bromelain enzimi sayesinde proteinlerin sindirimine de yardımcı olan ananası özellikle hazımsızlık ve sindirim problemi çeken bireylere de tavsiye ediyorum.
Bol su, yeterli fiziksel aktivite, sağlıklı diyet ve az stres işin özü.
Herkese sağlıklı günler dilerim.