Selamlar herkese. Umuyorum ki bir haftayı daha sağlıklı ve mutlu bir şekilde yavaştan bitiriyorsunuzdur. Bu haftaki konumuz yine yaz aylarının gelmesi ile ilgili olacak ama bu defa biraz daha farklı noktalara değineceğim sizlerle. Konumuz sıvı tüketimi.
Havaların ısınmasıyla birlikte sıvı tüketim ihtiyacımızın arttığını hissediyoruz. Tabii ki buna çözüm olarak ilk etapta suya koşmuyor herkes. Genellikle daha çok serinlettiğine inandığımız ve bizi biraz da mutlu eden şekerli içecekler veya alkollü içeceklere yöneliyoruz. Peki bu gerçekten sıvı ihtiyacımızı tam anlamıyla karşılıyor mu sizce?
Öncelikle yetişkin bir bireyin sıvı ihtiyacını göz önüne alalım. Kişiden kişiye değişmekle birlikte aslında ortalama günde 2,5 – 3,5 litre su tüketimi oldukça önemli sağlık açısından. Dikkat ederseniz sadece su tüketiminizin olması gerektiği miktar bu şekilde. Yani ek olarak aldığımız sıvılar hariç. Şimdi hayal edelim sağlıklı yaşayabilmek için bu miktarlarda su içmemiz gerekirken, 2 bardak su ile günü bitiren bedenleri… İnanın o kadar muhteşem bir sisteme sahibiz ki gerçekten çok iyi idare ediyor bizleri. Susuzluğa dayanan böbreklerimiz, karaciğerimiz ve sudan etkilenen daha bir çok nokta asla çaktırmıyor bizlere. Ama bir gün minik bir ağrı ya da basit bir idrarda yanma şikayetiyle gittiğimizde böbrek fonksiyonlarımızın artık çok azaldığını görüyoruz. Hatta diyalize ihtiyacı olduğu söylenen hastaların buna ilk etapta inanmakta güçlük çektiği bile oluyor.
Su tüketimini yeteri kadar iyi sağlayamayan bireylerin su yerine koyduğu diğer sıvıların kalorilerine de şöyle bir göz atacak olursak şayet; aslında durumun aynı zamanda obezite açısından da çok riskli olduğunu söylemekte fayda var. Neden mi? Çünkü bu içecekler çok ciddi kalori ihtiva ediyor. Bu yazımda sizleri sıklıkla tüketilen içeceklerin kalori değerleri ile ilgili de bilgilendirmek istiyorum.
Buyrun bakalım:
Kola (330 ml): 149 kcal
Portakal aromalı gazoz (330 ml): 157 kcal
İce tea (330 ml): 100 kcal
Rakı (duble): 186 kcal
Bira (500 ml): 210 kcal
Kırmızı şarap (1 kadeh): 111 kcal
Burada da görüldüğü gibi aslında sıklıkla tüketilen bu içeceklerde doz kaçırıldığı zaman yiyeceklerden aldığımızdan çok daha fazla miktarda kalori alabiliyoruz. Dahası ise şu; bu içecekleri tükettiğimizde sıvı tüketim isteğimiz azaldığı için su içmeye fırsat bulamıyoruz.
Su tüketimimiz az olduğunda ise maalesef karaciğerimiz böbreklerimiz biraz bu duruma üzülüyorlar biz her ne kadar hissetmesek de. Ek olarak şeker içeren içecekler de çok sık tüketildiğinde insülin direnci, tip 2 diyabet gibi hastalıklara da yol açabiliyor. Çünkü sürekli insülin uyarımı nedeniyle artık hücre zarlarındaki insülin reseptörleri zarar görüyor. Yani aslında bu sıcak aylarda serinlemek istediğinizde tükettiğiniz içecekler hem kilonuza hem de sağlığınıza zarar verebilir. O yüzden her zaman dediğim gibi; hep su, her zaman su. Sağlıklı ve mutlu günler…